EKONOMİK
FORUM
11
i
BAŞBAKAN YARDIMCISI ALİ BABACAN İLE B20
TÜRKİYE YÜRÜTME KURULU BAŞKANI VE TOBB
BAŞKANI M. RİFAT HİSARCIKLIOĞLU’NUN KATILIMIYLA
GERÇEKLEŞEN G20’NİN İŞ DÜNYASI AYAĞI
B20’NİN
TÜRKİYE’DEKİ İLK TOPLANTISI
ÇOK YOĞUN BİR
KATILIMLA GERÇEKLEŞTİRİLDİ. HİSARCIKLIOĞLU,
“G20 TÜRKİYE DÖNEM BAŞKANLIĞI ANA AMACINI
‘KAPSAYICI VE SAĞLAM BÜYÜME’ YANİ ‘INCLUSİVE
AND ROBUST GROWTH’ OLARAK BELİRLEDİ” DEDİ.
ürkiye, devletlerarası
işbirliğinin en önemli
forumu olan G20’nin
Dönem Başkanlığı’nı
resmen 1 Aralık 2014
tarihinde aldı. G20’nin ana
amaçlarından bir tanesi
toplumun farklı kesimleri-
ni bir araya getirerek daha
geniş kitlelere ulaşmak ve
daha kapsayıcı çözüm önerileri sunmak.
İlk defa 2010 yılında Toronto Zirvesi’nde
iş dünyasının temsilcileriyle yapılan kon-
sültasyonlar farklı kesimlerden aktörlerin
beş farklı grupta toplanmasıyla düzenli
hale getirildi. Bunlardan B20 (Business 20),
G20’nin iş dünyası ayağını oluşturuyor.
G20 Dönem Başkanlığıyla birlikte
B20’nin de Dönem Başkanlığını üstlenen
Türkiye, ilk B20 Toplantısı’nı 15 Aralık 2014
tarihinde Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın
katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirdi. 40’ı
aşkın ülkeden yaklaşık 500 iş insanın katılı-
mıyla yapılan B20 Türkiye Başlangıç Toplan-
tısı’nın açılış konuşmasını yapan B20 Türkiye
Yürütme Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat
Hisarcıklıoğlu, B20 TürkiyeGörev Güçlerinin
Türk Koordinatör Başkanlarını açıkladı.
B20 İLE KÜRESEL SORUNLARA
KÜRESEL CEVAPLAR
Küresel ekonominin son altı yıldır il-
ginç bir dönemden geçtiğine dikkat çeken
Hisarcıklıoğlu, içinde bulunulan zamanı
Charles Dickens’ın “İki Şehrin Hikâyesi”
adlı eserinden yaptığı şu alıntıyla açıkladı:
“Zamanların en iyisiydi, zamanların
en kötüsüydü, hem akıl çağıydı hem ap-
tallık, hem inanç devriydi hem de kuşku.
Aydınlık mevsimiydi, karanlık mevsi-
miydi, hem umut baharı hem de umut-
suzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı
hem de hiçbir şeyimiz yoktu.”
Günümüzde ekonomi ve finansa ilişkin
paradigmalarının değiştiğini vurgulayan
Hisarcıklıoğlu, “Küresel olarak sağlam bir
büyümeyi sağlayamıyoruz. Bir tarafı dü-
