forum 249 - page 19

KAPAK
hızını artırması doğaldı.
Dünyanın en büyük iki ekonomisinden
biri olan Çin ekonomisindeki kontrollü yavaşla-
ma, arzulanan yapısal değişimin ilk sinyallerini
verdiği için olumlu bir gelişme sayılabilirdi.
Hindistan veMeksika gibi bazı “Yükselen
Pazar” ekonomilerinde büyümenin hızlanması
bekleniyordu.
ABD de dâhil olmak üzere pek çok ülkede
altyapı yatırımlarına ihtiyaç vardı ve bir altyapı
yatırımı dalgasının başlatılması halinde bunun
dünya ekonomisine olumlu katkısı olabilirdi.
Davos’ta, dünya ekonomisini olumsuz etki-
leyebilecek, kaygı verici gelişmeler arasında en
çok üzerinde durulanlar ise şunlardı:
Larry Summers gibi bazı etkili ekono-
mistlere göre dünya ekonomisi uzun sürebile-
cek bir talep yetersizliği sorunuyla karşı kar-
şıyaydı ve bu sorun çözümlenmeden dünya
ekonomisinin tatminkâr bir büyüme hızına
erişmesi olanaksızdı.
Mevcut büyüme modelinin pek çok
ülkede gelir eşitsizliğini artırması giderek
büyüme hızını sınırlandıran bir etki yapıyor-
du. IMF Başkanı Christine Lagarde bu görüşe
katılanlardan biriydi.
Değişen koşulların ve teknolojideki
baş döndürücü gelişmelerin gerekli kıldığı
yapısal reformları savsaklayan ülkelerin bü-
yüme hızlarının giderek düşmesi kaçınılmaz
görünüyordu.
Avrupa’da kemer sıkma politikalarına
karşı başlayan isyanın Yunanistan’dan son-
ra İspanya ve İtalya gibi ülkelere yayılması
halinde Avrupa’nın yeni sorunlarla karşı-
laşması olasıydı.
Rusya’nın yaşamakta olduğu ekonomik
krizin Putin’i yeni maceralara itmesi ve Avru-
pa’yı olumsuz etkilemesi beklenebilirdi.
Kur savaşları sonucunda ABD doları-
nın aşırı değerlenmesi halinde bunun ABD
ekonomisindeki olumlu havayı bozması söz
konusu olabilirdi.
ABD Merkez Bankası’nın faizleri yük-
seltmeye başlaması bir dizi olumsuz tepkiyi
gündeme getirebilirdi.
YAPISAL REFORMAMA NASIL?
Umut verici gelişmelerle kaygı verici
gelişmeler arasında nasıl bir denge kurula-
cağını ve dünya ekonomisinin 2015 yılında
nasıl bir performans sergileyeceğini siyasi
gelişmeler de etkileyecekti kuşkusuz. Da-
vos’ta ekonomiyle ilgili oturumlarda en çok
kullanılan deyim “yapısal reform” idi. Ancak
siyasi desteği güçlü olmayan hükümetlerin
çeşitli toplumsal kesimleri etkileyecek olan
yapısal reformları gerçekleştirmesi kolay değildi. Bu da bir kısır
döngü yaratıyordu.
Ayrıca “yapısal reform” başlığı altında her ülkede yapılması
gerekenler faklıydı. Örneğin Çin’de büyümeyi şişiren altyapı ya-
tırımlarından uzaklaşıp iç tüketimi artıracak ve sosyal güvenlik
sistemlerini geliştirecek politikalara öncelik vermek gerekiyordu.
Lula’nın iktidara geldiği günden itibaren yoksulluğu hafifletecek
politikalara öncelik vermiş olan Brezilya’da ise altyapı yatırımlarıyla
büyümeyi desteklemek gerekliydi.
TEKNOLOJİ KASIRGASI
Bu yıl Davos’ta en iyimser olanlar ve çok daha parlak bir geleceğin
müjdesini verenler, yeni bir sıçrama aşamasına geldiği anlaşılan tek-
noloji devriminin öncüleri ve uygulayıcılarıydı. Google Başkanı Eric
Schmidt, Microsoft CEO’su Satya Nadella, Facebook CEO’su Sheryl
Sandberg ile Vodafone CEO’su Vittorio Colao’nun katıldığı oturumda
bir iyimserlik yarışması yaşandı adeta. Söz konusu şirketlerin her
birinin bugüne kadar elde ettiği başarı, güç, servet ve etki ortadayken
bu şirketleri yönetenler “daha hiçbir şey görmediniz, asıl bundan
sonra olacakları görün” diyordu. Teknolojideki yeni gelişmelerin
insanların yeteneklerini daha da artıracağını anlatıyorlardı ama bu
yetenekli insanların nasıl yönetileceğini pek düşünmüyorlardı.
Davos’ta da en çok konuşulan konulardan biri de yapay zekâ
alanında kaydedilen çarpıcı gelişmelerdi. Bu alanda önemli çalış-
maları bulunan bilim adamları pek çok alanda insanın yerini alacak
makinelerin ya da robotların geliştirilmesinde büyük bir sıçramanın
eşiğinde bulunulduğunu anlatıyordu.
Biraz bilim kurgu hikâyesi gibi gelen bu gelişmelerin yakın bir
gelecekte hayatımızı dönüştürecek ve ekonomileri kökünden sarsa-
cak sonuçlar verebileceğini hissedince ister istemez ürküyor insan.
TÜRKİYE GÜNDEMDEYOKTU
G20 ülkeleri dönem başkanı olan Türkiye’nin bu konuyla ilgili
olarak yaptığı çalışmaları Davos’ta anlatması olumlu bir çabaydı ama
bunun dışında Türkiye’nin Davos’ta gündem oluşturan ülkelerden
biri olduğunu söylemek zordu. Türkiye’nin şu anda Davos’ta ilgi
çekecek bir yeni başarı hikâyesi yok ne yazık ki.
EKONOMİK
FORUM
19
i
m
IMF Başkanı
Christine Lagarde
ile Goldman Sachs
Başkanı Gary D.
Cohn Davos’ta
düzenlenen panele
katıldı.
1...,9,10,11,12,13,14,15,16,17,18 20,21,22,23,24,25,26,27,28,29,...132
Powered by FlippingBook