27
EKONOMİK
FORUM
etmektedir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne
sevk edilen torba yasa kapsamında bizim de
uzun zamandır dile getirdiğimiz proje bazlı
teşvik modeli öngörülüyor. Bu yeni teşvik
modeli Turquality sisteminin uygulanış
biçimine benzer bir şekilde kurgulanmalı-
dır. Teşvik için yapılacak değerlendirmede
firmanın vizyonu, pas performansı, insan
kaynakları, yatırım anlayışı, maddi durumu
ve ortaklık yapısı dikkate alınmalıdır.
Çok önemli gördüğümüz bir düzen-
leme daha Hükümetimizin gündeminde.
Yatırımcıların taşınır mallarını bankalara
teminat olarak gösterebilmeleri özellikle
KOBİ’lerimizi çok rahatlatacaktır. Yine uzun
zamandır dile getirdiğimiz bir konu olan
Kalkınma Bankası’nın işler hale getirilmesi-
nin, Hükümetin gündeminde olmasından
da büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
İhracatımızın finansmanında büyük rolü
olan Eximbank’ın kredi verme şartlarının
kolaylaştırılması sanayimiz için büyük bir
önem taşımaktadır.
İstikrarlı ve sorunsuz bir şekilde ihracat
yapan firmalar için teminat mektubu karşılığı
kullandırılan Eximbank kredilerinin artık belli
bir yüzdesinin bir pas performans kriterini
değerlendirerek teminat mektupsuz olarak
kullandırılması gerektiğini düşünüyoruz.
Bu konuda gerekirse Kredi Garanti Fonu
kaynakları devreye sokulabilir. Böyle bir fırsat
ile firmalarımız çok yüklü teminat mektubu
komisyonlarından tasarruf sağlayacağı gibi,
boşa çıkacak olan banka limitleri, giderek
kısırlaşan banka kaynakları konusunda da
bir can suyu oluşturacaktır.
Eximbank kredilerinde
yeni düzenleme
yapılmalı
Erdal
BAHÇIVAN
Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği
Sanayi Odaları
Konsey Başkanı
15 Temmuz’un ardından Hükümetimiz
ve ekonomi yönetimimiz proaktif davrana-
rak ekonomi alanında hızlı ve etkili tedbirleri
devreye sokmuştur ve sokmaya da devam
Cumhurbaşkanımız her fırsatta söylüyor,
faizlerin makul düzeye düşürülmesi, konut
faizlerinde faiz indirim oyununa engel olun-
ması. Gerçekten inşaat sektörüne bugün
ihtiyacımız var iç piyasadaki işlerimizin hare-
ketli olabilmesi için. Darbe girişimi sonrası
FETÖ terör örgütüne destek verdiği için
çok önemli iş adamları için soruşturmalar
başlatıldı. Özel sektörün içinde böyle isimleri
biz de istemiyoruz. Bu iş adamlarının malla-
rına ve banka hesaplarına el konuldu, ama
bilmeden bu kişilerle iş yapan, mal satan ve
alacağı olanlar zor durumda. Çünkü öncelikli
para var ise öncelikle devlet alacağını alıyor,
sonra bizim üyelerimizin parası ödeniyor.
Oysa biz sattığımız malın bedelini istiyoruz
dolayısıyla, bu konunun gerçekten çok
önemli, adil davranılması ve üyelerimizden
alacakların gözetilmesini talep ediyoruz.
2003 yılından bu yana hızla gelişen bir
kruvaziyer turizmimiz vardı. İzmir’e 550 bin
yolcu kadar sayıya erişmiştik, şu anda 5 bin
yolcu dahi yok. Ve riskli ülke ilan edildiği için
Türkiye bu gemiler bizim limanımıza gelmi-
yor. Römorkör ve kılavuz ücretlerine yapılan
yine düzenleme gerçekten etkili olacak. Şu
anda özellikle İtalyan bayraklı gemiler bize
gelmiyor. Biz neden kendi Türk bayrağımızla
kruvaziyer gemimizi bu ülke sahillerinde ve
Akdeniz’de dolaştırmıyoruz?
Her toplantıda dile getirdiğimiz kentsel
dönüşüm bir türlü ilerlemiyor. Kentlerde
sadece konut bölgeleri yok, iş merkezleri ve
sanayi bölgeleri de var bunların da dönüş-
mesi gerekiyor. Bize burada görev verin biz o
bölümlerde dönüşmeye katkı koyalım.
Kruvaziyer turizm
için önlemler alınmalı
Ekrem
DEMİRTAŞ
Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği
Ticaret Odaları
Konsey Başkanı
İhracatta çalışan imalat sanayini mutlaka
kaynak aktararak gözetmemiz gerekiyor.
Teknoloji transferine büyük teşvikler sun-
mayı gündeme almak gerekiyor. Ara mal
ithalatını yerliyle ikame edecek düzenleme-
lere gidilmesi gerçekten çok önemli. Sayın
15 Temmuz’da yaşadığımız bu olumsuz
olaydan Türk milleti üstünlüğünü göstererek
olumlu bir sonuç çıkartmış, birlikteliğin öne-
mini her zamankinden daha çok kavramıştır.
Bankaların kredileri
geri çağırması
denetlenmeli
Hacı Osman
YILDIRIM
Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği
Ticaret ve Sanayi
Odaları Konseyi
Başkanı
Bu sürecin bozulmadan yürümesi, bundan
sonra yapılacak kanun değişiklikleri ve yeni
düzenlemeler her kesimin görüş ve önerile-
rini dikkate almalı, liyakate önem verilmelidir.
Özel sektör olarak yatırım yaparken her
zaman dünyadaki rakiplerimizle eşit şartlarda
olmak istiyoruz, başka bir ayrıcalık istemiyo-
ruz. Son zamanlarda finans sektörü çok kötü
bir sınav vermektedir. Kendi koyduğu kuralı
karşı tarafa bilgi dahi vermeden, görüşünü
almadan maç ortasında kural değiştirmekte-
dir bu da işletmeleri büyük zora sokmaktadır.
Bankaların teminat değişikliği, kredileri geri
çağırması gibi yanlış uygulamalar denetlen-
meli ve bu iş bankaların keyfine bırakılma-
malıdır. Yine iş mahkemelerinin tamamen
işveren aleyhine kararlar vermesinin önüne
geçilmeli, gündemde olan iş kanunu yasasını
buna göre değiştirerek çıkartılmasını bekle-
mekteyiz. Ekspertiz sisteminde ehil kişilerin
eksper olması ve değerlendirme yaparken
piyasa şartlarına göre daha gerçekli davran-
masını beklemekteyiz. Bu işin keyfiyete göre
değil, bir standarda bağlanmasını beklemek-
teyiz. Son olarak, bilirkişi sistemi konusunda
köklü bir değişiklik üzerinde çalışıldığını bili-
yoruz. İş ve işveren davalarına direkt işveren
aleyhine sonuçlanmasının önüne geçilmesi
için yasal düzenlemesinin yapılmasını, gerekli
olan bu çalışma kapsamında bilirkişi üst
kurulu oluşturulmaktadır. Bu konu daha çok
Adalet Bakanlığı’nın konusu olmakla birlikte,
ticari konularda oluşturulacak üst kurulda
Odalar Birliğimizin, yerelde de odalarımızın
temsil edilmesi gerektiğine inanıyoruz ve
bunu talep ediyoruz.