EKONOMİK
FORUM
29
i
HABER
nişleme Stratejisi ile Türkiye’nin İlerleme
Raporu’na atıfta bulunan TOBB Başkanı ve
Eurochambres Başkan Yardımcısı M. Rifat
Hisarcıklıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu gösteriyor ki, Avrupa Kıtası’nın
uyum süreci henüz tamamlanmadı. Barış,
eşitlik ve zenginlik, Avrupa’nın her yerin-
de eşit oranda paylaşılmıyor. Hepimizin
ekonomilerimizi dönüştürmemiz gereki-
yor. Hepimizin iç reformları ve dönüşüm
süreci için referans noktası olarak AB’ye
ihtiyacımız var. Ancak artık yeni bir Av-
rupa Komisyonu var. İlk intiba açısından
Junker Komisyonu genişleme yanlısı gö-
rünmüyor. Ne yazık ki, ekonomik durum
bize AB uyum sürecinde yardımcı olmuyor.
AB’deki ekonomik durum durgunluğa çok
yakın. Deflasyon tehdidinin üstesinden
gelinmiş değil. Avrupa’da bu yıl yalnızca %0,8 oranında bü-
yüme bekleniyor. IMF de AB için hâlâ ciddi bir gerileme riski
olduğunu belirtiyor.”
Almanya’daki büyüme oranının hâlâ zayıf olduğunu, Fran-
sa’da ise yavaşladığını belirten Hisarcıklıoğlu, “İtalya negatif
büyüme yaşayacak. Birleşik Krallık’ın ekonomik canlanmasının
Euro Bölgesi’nin düşük performansı yüzünden zorlandığına
dair işaretler mevcut. İspanya’daki büyümenin de üçüncü çey-
rekte yavaşladığı görülüyor ve ithalatı zaten azalmakta. IMF
bu yüzden AB’nin köklü yapısal reformlar yapması için çağrıda
bulunuyor” değerlendirmesinde bulundu.
“YAPISAL REFORMLARA ODAKLANMALIYIZ”
IMF’nin, bu yıl üçüncü kez küresel büyüme öngörülerini
düşürdüğünü anımsatan Hisarcıklıoğlu, işsizliğin AB üyesi
birkaç ülkede hâlâ yüksek seyrettiğine dikkat çekerek, “Yeni
istihdam yaratma olasılığı ise çok düşük görünüyor. Avrupa
Merkez Bankası, işsizliğin üçte birinin yapısal nedenlerden
kaynaklandığını açıkladı. Görülüyor ki, iş piyasası reformu
olmadan çözüme ulaşmak mümkün olmayacak. Yani, ne kü-
resel ekonomik durum ne de Avrupa ekonomik performansı
bize yarar sağlayabilecek. Bu da demek oluyor ki, genişleme
yönelik olarak daha hazırlıklı olmalıyız. Çünkü genişlemeye
alternatif pratik bir çözüm yok. Zaten Avrupa’da refah ve
barış için AB dışında başka bir alternatif söz konusu değil. Bu
yüzden entegre olmuş bir Avrupa, bizim ortak geleceğimiz. Bu
süreçte Balkanlar olarak bizler kendi yapısal reformlarımıza
da odaklanmalıyız. Bu reformlar eğitim, kamu harcamaları,
sağlık hizmetleri, istihdam politikası, verim ve şeffaflık üzerine
odaklanmalı” ifadesini kullandı.
Konuşmaların ardından ABC Genel Kurulu’nda, Koridor VIII
ve X üzerinde mal akışının hızlandırılması için Ticaret Rehberli-
ğinin Kolaylaştırılması, Orta Avrupa Serbest Ticaret Anlaşması
(The Central European Free Trade Agreement/CEFTA)-Almanya
Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (DIHK) Ortaklık Projesi ile
Sofya’da düzenlenecek Uluslararası Ticari Tahkim Münazarası
üzerine sunumlar yapıldı.
