İslam ülkeleri arasındaki ihracatın %73’ü
sadece 10 ülke tarafından gerçekleştirili-
yor. Ben bu rakamları ifade ederken üzü-
lüyorum. Çünkü bu rakamlardan hepimiz
sorumluyuz.”
Petrol ve doğal gazın sadece devletleri
zengin ettiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, in-
sanları zengin eden kaynakların nitelikli iş
gücü, yatırım ve ticaret olduğunu vurgu-
layarak, bunun için de önce iş ve yatırım
ortamını iyileştirmek gerektiğinin altını
çizdi.
İslam ülkeleri arasında vize, gümrük iş-
lemleri ve çalışma izinleri gibi birçok alan-
daki bürokratik engellere değinen Hisar-
cıklıoğlu, “Biz hep kardeşiz diyoruz, ama
daha kendi aramızdaki vize ve gümrük en-
gellerini aşamıyoruz. Hiç insan kardeşinin
evine vize alarak gider mi? Ortak ticaret
kurallarını geliştiremedik. Bütün dünyada
başarıyla işleyen ortak gümrük sistemleri-
ni uygulayamıyoruz” ifadesini kullandı.
Hisarcıklıoğlu, İslam Ülkeleri Arasın-
da Tercihli Ticaret Sistemi Anlaşması’nın
(TPS-OIC) yürürlüğe sokulmasının bir
türlü başarılamadığına, TPS-OIC yaşama
geçirilemezse dünya ekonomisinin dışında
kalınacağına dikkat çekti.
Tarihi İpek Yolu Projesi’ne de değinen
Hisarcıklıoğlu, “Bugün yaklaşık 30 trilyon
dolar olan dünya toplam dış ticaret hacmi-
bölgeye yayılmış büyük bir ekonomik potansiyele sahip İslam
ülkeleri, dünya topraklarının altıda birine, dünya nüfusunun
dörtte birine, dünya petrol rezervlerinin %65’ine, doğal gazın
%60’ına sahip, ama dünya ekonomisindeki payları sadece %11.
Bu rakamlardan da anlaşılacağı gibi, İslam ülkeleri olarak eli-
mizdeki potansiyeli yeterince değerlendirmiyoruz. Bize sunu-
lan zenginliklerden yeterince yararlanmıyoruz.
En zengin ve en fakir İslam ülkesi arasında tam 220 kat fark
var. 21 İslam ülkesi ise en az gelişmiş ülkeler arasında yer alıyor.
EKONOMİK
FORUM
45
i
İŞ DÜNYASI