rilerinin tersine, Batı gereken mali yardımı sağ-
lamadı ve bunun sonucunda Rusya daha da şid-
detli ekonomik ve finansal felaketle karşılaştı. O
tarihte, Batı’nın eylemsizliğini ABD hükümetinin
ve IMF’nin yetersizliğine vermiştim. Dönüp bak-
tığımda, o zamanki Savunma Bakanı Dick Cheney
gibi ABD’li yeni muhafazakârların yeni Rusya dev-
letini zayıflatma amaçlı kasıtlı bir strateji uygula-
dığını açıkça görüyorum. ABD hükümeti 1990’la-
rın ortalarında, petrol varlıklarının ahlaksızca
özelleştirilmesi dâhil Rusya’da devlet mülklerinin
yağmalanmasında suç ortaklığı yaptı.
İşin iyi tarafı, Rusya bu kötü dönemden kendi-
ni kurtardı. Rusya’nın yolsuzlukla bozulmuş pazar
ekonomisi, Batı’nın ya da ABD hükümetinin yar-
dımı olmasa da, kök saldı. Birkaç yıl süren politik
sürtüşmelerin ve gereksiz gecikmenin ardından,
makroekonomik istikrara ulaşıldı ve özellikle dün-
yadaki petrol ile gaz fiyatlarının yükselmeye başla-
masıyla beraber, Rusya’daki ekonomik büyüme de
geri geldi. 2001 ile 2013 yılları arasında Rusya’da
GSMH yıllık ortalama %4,4 arttı.
Rusya finansal istikrar konusunda da iyi so-
nuçlar elde etti. IMF verilerine göre Rusya’nın
2013 yılı enflasyon oranı %6,9 ve işsizlik oranı
%5,5 iken bütçe açığı GSMH’nin sadece %0,3’ü
oldu. Ayrıca, Rusya’nın döviz rezervleri 500 mil-
yar dolar gibi önemli bir seviyede bulunuyor. Ama
Rusya kendi ekonomisini bir yerine iki büyüme
motoruna dayandırırsa daha da başarılı olabilir.
Petrol ve gaz önümüzdeki yıllarda da, özellikle Çin
önemli bir müşteri konumuna geldikçe, Rusya’ya
büyük destek sağlamaya devam edecek.
RUSYA EKONOMİSİ İYİ YÖNDE İLERLİYOR
Sovyetler döneminde, Rusya uçaklardan bil-
gisayarlara ve gelişmiş makine ürünlerine ka-
dar teknolojiyi temel alan çok çeşitli endüstriyel
ürün imal etti. Çin endüstrisinden farklı olarak,
Rusya’daki imalat dalları hem Soğuk Savaş hem
de Sovyet planlaması sebebiyle dünya pazarların-
dan neredeyse tamamen kopuktu. Sovyet sonrası
Rusya ticarete açılınca, buradaki endüstriyel giri-
şimler özellikle de dinamik bilgi ve iletişim tek-
nolojisi (ICT) sektöründe modern teknolojilerin
çok gerisinde kaldı. İhmal, uluslararası ortakların
olmaması ve mali kaos nedeniyle birçok endüstri
çöktü. Ayakta kalanlar bunu güç bela başardı ve
randımanı düşen ürünler daha çok eski Sovyet pa-
zarına gönderildi.
Rusya’nın elinde nükleer enerji, ticari havacı-
lık, ticari uzay teknolojisi (uydular ve GPS dahil),
ICT donanımı ve yazılımı, elektrikli araçlar, yüksek
hızlı tren, petrokimyasallar ile madencilik ve hid-
rokarbon sektörleri için ağır ekipman gibi bir dizi
önemli ileri teknoloji endüstrisinde küresel bir ra-
kip olmak için gereken yöntem bilimi, kalifiye mü-
hendislik ve doğal kaynak tabanı mevcut. Bütün
bu endüstriler Çin, Afrika ve Hindistan gibi büyük
pazarlarda talebin muazzam seviyelere çıkabilme
potansiyelinden yararlanacak.
Ancak ileri teknoloji endüstrilerinin liderliğin-
de, uzun vadeli büyümenin sağlanması için yaban-
cı oyunculara da açık olan özel sektör yatırımla-
rının teşvik edildiği bir iş ortamı gerekir. Ayrıca,
sosyal ve politik ortam ileri teknoloji kullanan iş
gücüne olanak sağlayarak çekici bir yaşam kali-
tesi sunmalı, sivil özgürlükleri garanti etmeli ve
girişimcilikle yaratıcılığı desteklemelidir. Son ola-
rak, ekonomik politikalar umut veren sektörlerde
teknolojik gelişmeleri ve küresel teknik işbirliğini
teşvik etmelidir.
Rusya’nın kısa süre önce Macaristan’da bir
nükleer enerji santraline mali destek vermek üze-
re bir anlaşma imzalaması ve Türkiye’nin de aynı
şeyi yapmaya niyetli olması önemli bir gelişme.
Dünyadaki enerji sistemini karbondan arındırma
çalışmaları kapsamında nükleer enerji talebi de ar-
tacak. Rusya’nın yeni reaktörleri güvenli ve başka
yerlerde üretilenlerle rekabet edebilecek nitelikte
görünüyor. Benzer biçimde, Rusların imal ettiği si-
vil uçakların, gelişmiş ICT hava elektroniği alanın-
da Rus firmalarıyla beraber çalışabilecek olanlar
başta olmak üzere, uluslararası firmalarla ortaklık
halinde küresel pazara girdiğini de görebiliriz.
1991 yılında çoğu kişi Rusya’nın enflasyonu
düşüremeyeceğini, pazar ekonomisine geçemeye-
ceğini veya dünya pazarlarında etkin rekabet ede-
meyeceğini düşünüyordu. 20 senenin ardından,
Rusya bu kuşkucuları haksız çıkardı. Evet, Rusya
hâlâ petrole ve gaza çok bağımlı, iş dünyasında ve
devlette şeffaflık, açıklık ile rekabet konusunda gi-
deceği çok yol var. Ama yine de iyi yönde ilerliyor.
Rusya, önümüzdeki yıllarda akılcı bir ekonomik
strateji izlemesi halinde 10 yıllar boyu GSMH’nin
hızla arttığı, ileri teknolojik gelişmelerin olduğu,
istikrarlı ve yüksek gelirli bir pazar ekonomisi ha-
line gelebilir.
Telif Hakkı:
Project Syndicate, 2013.
Rusya
finansal istikrar
konusunda da
iyi sonuçlar
elde etti. IMF
verilerine göre
Rusya’nın 2013
yılı enflasyon
oranı %6,9 ve
işsizlik oranı
%5,5 iken bütçe
açığı GSMH’nin
sadece %0,3’ü
oldu. Ayrıca,
Rusya’nın
döviz
rezervleri 500
milyar dolar
gibi önemli
bir seviyede
bulunuyor.
EKONOMİK
FORUM
93
i