EKONOMİK
FORUM
31
i
•
2 milyon hektarlık tarımsal
arazisiyle Türkiye’nin tarım arazisi
varlığının %8’ine sahip.
•
3, milyar metreküp
kullanılabilir su varlığıyla Türkiye’nin
kullanılabilir su varlığının %3’üne
sahip.
•
Türkiye’nin tohum üretiminin
%38’ini tek başına karşılıyor.
•
5,5 milyar lira ile Türkiye
bitkisel üretim değerinin %5,4’ünü
Konya’dan yapıyor.
•
Türkiye ekmeklik buğday
üretiminin yaklaşık %11’i,
makarnalık buğday üretiminin
%2’si, arpa üretiminin %14’ü, şeker
pancarı üretiminin %35’i, bakliyat
üretiminin %10’u, mısır üretiminin
%10’u, yağlık ayçiçeği üretiminin
%20’si Konya’dan karşılanıyor.
•
4,5 milyar liralık hayvansal
üretimiyle, Türkiye hayvansal
üretim değerinin %4,4’ü Konya’dan
sağlanıyor.
KONYA
TÜRKİYE’NİN
TARIMSAL
ÜRETİM ÜSSÜ
tohum sektörüyle iştigal eden üyelerimiz tarafından yapıldı.
Projeyle tarımsal üretimin temeli olan tohumların bölge şart-
larında uygunluğunu, verim ve kalitesini yükselterek tohum
ticaretinde ve üretiminde söz sahibi olmayı amaçlıyoruz.
Ayrıca Türkiye’nin ikinci büyük projesi olan Konya Ovası
Projesi (KOP) tamamlandığında, ekonomiye 2,57 milyar do-
larlık katkı sağlaması bekleniyor. Aynı zamanda 100 bin kişiye
doğrudan istihdam sağlayacak. KOP, Türkiye’nin üretim açığı
verdiği çoğu üründe önemli üretim artışlarına neden olacak.”
borsacılığına giden yolda temel amaçlardan
biri buğdayda standart ve kaliteyi oluştura-
rak dünya tarım politikalarında aktif olarak
yer almak. Lisanslı depoculukla önemli bir
değişim yaşanacak” ifadesini kullandı.
TOHUMVE GEN TEKNOLOJİSİ
VADİSİ KURULUYOR
KTB’nin yürüttüğü önemli bir proje de
Tohum ve Gen Teknolojileri Vadisi. Toplam-
da 12,6 milyon liralık yatırıma mal olacağı
tahmin edilen bu merkezde, tohumculuk
firmalarının altyapı ihtiyaçlarını karşılan-
ması, üretici ve sanayicinin ihtiyaç duyduğu
çeşitlerin geliştirilmesi gibi konuların yanı
sıra üniversite sanayi işbirliğinin destek-
lenmesine ve bölgenin Ar-Ge kapasitesinin
artırılmasına katkı sağlayacak.
Tohum ve Gen Teknolojileri Vadisi’nin
kurulması çalışmalarında son aşamaya
geldiklerini ifade eden Çevik, şu açıkla-
mayı yaptı:
“Vadide moleküler, patoloji, kalite ve
doku kültürü olmak üzere dört adet labo-
ratuvar, mikro biyoloji, üretim, ıslah ve
generasyon atlatma seraları olmak üzere
de üç adet sera bulunacak. Çalışmalar başta
Selçuk Üniversitesi öğretim görevlileri ve
MARKA KENTLER