döneme geçişle sektörde gelişme başlıyor. Özellikle 1980’li yıllarda
serbest pazar ekonomisine geçiş ve Gümrük Birliği anlaşmaları,
tüm diğer sektörlerde olduğu gibi kimya sektöründe de rekabete
dayalı bir gelişmeyi sağlıyor.
Türkiye’de kimya sektöründe yapılan üretimi dünyada olduğu
gibi dört ana grup altında toplanıyor:
✓
Tüketici Ürünleri (Parfüm ve kozmetik, sabun ve de-
terjan vb.).
✓
Temel Kimyasallar (Petrokimyasallar, plastik ve sentetik
kauçuk, suni elyaf, gübre, endüstriyel gazlar).
✓
Özel Kimyasallar (Boya, mürekkep, veteriner ve tarım ilaç-
ları ve birçok sektör için yardımcı kimyasallar).
✓
Beşeri İlaçlar (Farmasötikler).
Bu grupların kimya sanayimiz üretimindeki payları tablo II’de
yer alıyor. Bu gruplar içinde “Temel Kimyasallar” yaklaşık %38 ile
en yüksek paya sahip.
SEKTÖRE YÖNELİK GENEL DEĞERLENDİRME
Dünyada kimya sektöründe bilimsel gelişmeler daha çok
nanoteknoloji, biyokimya, katalizör, genetik, organik kimya ve
polimer kimyası alanlarında gözleniyor. Son yıllarda bu alanlarda
yapılan araştırmaların teknolojiye aktarılmasıyla hem ürünlerde
34
EKONOMİK
FORUM
DOSYA
çeşitlilik artarken hem de ticari değerlerde
artış görülüyor.
Avrupa Kimya Sanayi Konseyi’nin 2014
yılı değerlendirmesine göre (CEFIC Facts
and Figures 2014) dünya kimya endüstrisi
2013 yılında 3 trilyon 156 milyar euroluk
bir ciro gerçekleştirirken, Çin Halk Cumhu-
riyeti 1 tirilyon 47 milyar euro ile dünyada
ön sırada yer alıyor. NAFTA (ABD, Kanada
ve Meksika) ülkeleri 528 milyar euroluk bir
satış gerçekleştirirken Avrupa Birliği (AB)
ülkelerinin ise toplamda 527 milyar euroluk
satış gerçekleştirdiği gözlenmleniyor. Böy-
lece AB daha önceleri dünyada birinci sırayı
alırken günümüzde üçüncü sırada yer alıyor.
SEKTÖREL ANALİZ
Türkiye ekonomisinin üç büyük ihracatçı
sektöründen biri olan kimya sanayi, 2014
yılında yaklaşık %4 oranında büyüyerek,
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulle-
ri İhracatçıları Birliği (İKMİB) verilerinde
17,8 milyar dolar ihracat ve 43 milyar dolar
civarında (enerji girdileri-yakıt-hariç) it-
halat yaptığı belirtiliyor. Yaklaşık %41’lik
ihracatın ithalatı karşılama oranı ve yak-
laşık 25 milyar dolarlık dış ticaret açığıyla
dış ticaret dengemizde önemli boyutta açık
veren bir sanayi kolu. Buna karşın imalat sa-
nayi içindeki payı %10’lar civarında. Toplam
ihracattaki payı ise %12 civarında olup reel
sektörde otomotivden sonra ikinci sırada
yer alıyor. Sektörde kapasite kullanımı %75-
80’ler civarında olup, halen 50 milyar dolar
civarında ciro sağlayan sektörün gelecekteki
büyüme potansiyeli ise yüksek.
Sektör, 2015 yılında tüm belirsizliklere
rağmen genellikle yılın ikinci altı ayı için
olumlu beklentiler içinde. Eğer bu beklen-
tiler gerçekleşirse; bazı alt sektörlerde sa-
tışlarda 2014 ile aynı düzeyde bazılarında
ise %5 gibi bir gelişme gösterebilir. Genel
bir değerlendirme yapıldığında; Türk Kimya
Sektöründe 2015 yılı için; ya 2014 ile aynı
düzeyi koruma ya da ortalama %5’lik bir
gelişme bekleniyor.
KİMYA SEKTÖRÜNÜN
İHRACAT VERİLERİ
2015 yılında, tüm sektörlerde olduğu
gibi ihracat maalesef istenen düzeyde sey-
retmiyor. Avrupa Birliği’ndeki (AB) kriz so-
nucunda oluşan talep daralmasına rağmen
Türkiye’nin AB’ye ihracattaki payı %42’lere
kadar yükseldi ancak sektör temsilcileri
kriz öncesindeki %55’lik paya erişilmesini
zor olduğunu belirtiyor.
KİMYA SEKTÖRÜ
60 BİNİN ÜZERİNDEKİ
İSTİHDAMI, 6 MİLYAR DOLARA YAKLAŞAN
İHRACATI, İMALAT SANAYİ KATMA DEĞERİ
İÇİNDEKİ TOPLAM %4,5’LİK PAYI
VE PEK ÇOK
ALT SEKTÖRÜYLE TÜRKİYE EKONOMİSİNE
ÖNEMLİ KATKI SAĞLIYOR.