111
EKONOMİK
FORUM
Ver üret m nde nsanlık bugüne kadar h ç tanık olmadığı gel şmelerle
yüzleş yor. Yakın geçm şe kadar ver ler ün vers teler, araştırma
kurumları, ş rketler, nanç kurumları g b akla geleb len yapılar
üret yordu. B lg sayar b l m ve sayısal teknoloj ler n yaygınlaşması,
tar hte lk kez ver üreten ürünler nsanlık yaşamına soktu.
maliyet dengelerine, ciro kalitesinden kısmı ve toplamverimliliklerdeki
değişmelere, dönüştürme ve işlemmaliyetlerinin bütün aşamalarına
analizle kararlar veriyorsak,"analitik 1.0" aşamasını içselleştirdiğimizi
söyleyebiliriz. Veri merkezleri, veri bilimcileri, veri sanatçıları, veri mima-
risi, veri düzenleyiciliği, veri satışı, internet ve bulutta veri bağlantıları
çağımızın dilidir; bu dile ve uygulamasına hakimolmadan alışkanlıkla
iş yapmayı, analizle iş yapmaya taşıma anlamına gelen "analitik 1.0"
aşamasını yakalamamız imkansızdır.
İş insanlarımız, analitik merdiveninin dokuz basamağının ikincisi
olan alışkanlıkla yönetim anlayışımızı, analizle yönetim aşamasına
taşımanın neresinde durduklarını sorgulamalıdır.
Büyük verinin ehlileştirilmesi
Veri üretiminde insanlık bugüne kadar hiç tanık olmadığı geliş-
melerle yüzleşiyor. Yakın geçmişe kadar verileri üniversiteler, araştır-
ma kurumları, şirketler, inanç kurumlaraı gibi akla gelebilen yapılar
üretiyordu. Bilgisayar bilimi ve sayısal teknolojilerin yaygınlaşması,
tarihte ilk kez veri üreten ürünleri insanlık yaşamına soktu.
Yaşımın her noktasında; uzayın derinliklerinde ve maddenin
karanlıklarında üretilen verilerler "büyük veri" diye tanımlanan bir
olguyla birlikte yaşadığımız ortamı yarattı. Bu "büyük verinin" yararlı
olanlarıyla yararsız olanlarını ayıklama da "analitik 2.0" diyoruz.
Bugünün iş insanı, birikimyeteneklerini koruyarak, uzun dönemli
geleceğini güven altına almak istiyorsa, bilgisayar donanımları ve
uygun yazılımların yapabildiği ayıklama işinin neresinde durduğunu
da derinliğine sorgulamalıdır. Büyük veriyi ehlileştirme yeteneklerini
geliştirmeden, Endüstri 4.0 aşamasına geçiş söylemi boşlukta kalır.
Analitik yeteneklerinin dördüncü bileşeni, ehlileştirilen büyük
verinin yararlı olanlarını bir iş yapma metodu ya da ürüne gömerek
yeni bir iş yapma tarzı, rekabet edebilir yeni ve farklı bir ürünle piya-
saya çıkarak değer üretmektir. İlerlemenin bu aşamasını "analitik 3.0"
olanak tanımlıyoruz. İş insanlarımız, geleceklerini güven altına almak
için küresel rekabette hakimbelirleyicilerden biri haline gelen, Ar-Ge,
inovasyon, tasarım ve marka yaratmayı da içeren gelişmelerin nere-
sinde durduklarını sorgulamadan geleceklerini güven altına alamaz.
Veri üretiminde ve değerlendirmesindeki gelişme ürünlerde,
dönüştürme süreçlerinde, dağıtımda, işlem yapılarında ve maliyet-
lerinde, değer yaratma zincirinin bütününde kenti yeni normalini
yaratmaya doğru ilerliyor. İlerleyiş kendi değerler sistemini yarattığı
gibi kaynak ihtiyacını farklılaştırıyor.
Analitik yeteneklerinin beşinci bileşeni, yeni koşulların yarattığı
değerler ve kaynaklar sistemiyle ilgili eğilimler baskın hale gelmeden
kavranarak "alternatif tepki biçimlerinin planlanması"dır. İş insanları
dinamik gelişme, uyum ve tasfiye planlarına sahip değillerse kaynak
israf etmeleri, yaratmak istedikleri sonuçtan uzaklaşmaları kaçınılmaz
oluyor. Hızlı ve esnek davranmaya gerektiren, asimetrik gelişmelerin
baskın olduğu bu ortamda geleceği güven altına almanın gerekle-
rinden biri olan değerler sistemi ve kaynaklar hakkında hayatın öz
gerçeklerine yakın bilgiye sahip olmalıyız.
Değerler sisteminin kavranması, dış ve iç kaynak sisteminin
bilinmesinin ardından analitik yeteneğin altıncı bilişeni olan
öngörme ve önlem alma disiplini gerekir. İş insanları, korkaklığın
adını tedbirlilik koyarlarsa ve pragmatizmin pençesine yakalanarak
sezgilerine aşırı değer yüklerlerse Endüstri 4.0 aşamasının gerek-
lerini yerine getiremez.
İş insanının siyasi istikrar sağlanması, ekonomideki belirsizliklerin
azaltılması ve belirsizliklerin azaltılması talebi ve önünü görebilmeyi
istemesi haklı gerekçelerdir. Haklı gerekçelerdir ama önce kendine
bakmalıdır; iş yeri dışı gelişmeleri izleme ve kavramanın daha kolay,
asıl gücü oluşturan kendini anlamanın ise asıl zor olan analitik sorunu
olduğunu da akıldan çıkarmamalıdır.
Analitik yeteneğinin yedinci bileşeni zamanın ruhun anlamaktır.
Ön yargılar, yerleşik doğrular, kalıp düşünceler, kör inançlar, ezber-
ler gibi kör alan yaratan ve içgörüleri saptıran insan doğasındaki
zayıflıklarla başa çıkabilmenin yolu özgüven geliştirmekten geçer.
Sözü edilen özgüven bizi, zamanının ruhunu anlamaya, kendimizi
sorgulama özgüveni kazanmaya götürür.
Kendini sorgulama özgüveni, iş yaşamının kanıtlanmış en etkin
yöntem olan geri-bildirim ve sapmaların gözlenmesini yani analitik
yeteneklerin sekizinci bileşenini geliştirmeyi gerektirir.
Bizim saptamalarımıza göre, Endüstri 4.0 aşamasını yakalama-
nın gerek şartı olan analitik yeteneklerin dokuzuncu bileşeni kendi-
ni yeniden üretmenin temeli olan kapsayıcı kurumlar oluşturmaktır.
İş insanları bilmelidir ki uzun ömürlü olabilmenin yeter şartı, ilke,
kural, kurum, anane ve yasalarla yönetilen kapsayıcı kurumlana
sahip olmaktır. Osmanlı İmparatorluğu, sadece sultanın egemen-
liğine dayansaydı, güvensizlik yaratan yalancılığa ödün vermemeyi
ilke edinmeseydi, liyakatsizliği ve rüşveti bile affederken, taht
sahibinden olayları gizleyeni asal affetmeme ilkesine sadakat gös-
termeseydi; daha da önemlisi sadrazamların "Vekil-i Mutlak"
2
olması
yani bir tür özerkliklerinin korunmasına özen göstermeseydi, çağın-
daki başarıları gösteremezdi. Enderun'dan Sadrazamlık kurumuna,
dönemin koşullarında kentini yeniden üreten kapsayıcı kurularıyla
varlığını birkaç yüzyıl sürdürebilmiştir.
Endüstri 4.0 aşamasının gecikmeden ülke gündeminde tartışılır
olması sevindirici... Toplumun yaygın ilgisini nicelik tuzaklarından
uzaklaştırarak, netlik tartışmasına yönlendirmeliyiz. Öncelikle de
analitik yeteneklerin geliştirilmesine odaklanmalıyız.
1)
Michael E.Porter ev James E.Heppelmann,"Akıllı,bağlantılı ürünler ve şirketleri nasıl dönüştürecek?" HBRT, Ekim 2015
2)
İlber Ortaylı, "Osmanlı' da düşük profilli sadrazam yoktu" Hürriyet, 15 Mayıs 16