Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  77 / 132 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 77 / 132 Next Page
Page Background

77

EKONOMİK

FORUM

Y

eni arazileri sulamaya açarken bunun

biyo çeşitlilik üzerindeki olumsuz etkileri

ve sera gazı salımını artırması gibi faktörler

dikkate alınmalı. Nerede organik, nerede kon-

vansiyonel tarımveya ileri teknoloji girdili tarım

yapılabilir, bölgenin sosyo-ekonomik yapısı çok

iyi etüt edilerek, karar verilmeli. Sürdürülebilir

tarımın yenilenebilir enerji kaynaklarının öne

çıkmasına, lojistik optimizasyonundan sağlıklı

ürünlerin arzına, toprak verimliliğini sürekli

kılacak zirai ilaç ve gübre kullanımına, biyo

çeşitliği ve su tasarrufunu güçlendirerek atık

yönetimine kadar pek çok alanda faydalı bir

tarımmodeli olduğunu düşünüyorum.

T

arımda yol alabilmek için bölgelerin artık

katma değerli üretime geçmesi gerekiyor.

Anadolu’da yetiştirilen buğdayı Marmara’daki

verimli arazilerde üretmek günümüzde pek

de mantıklı gelmiyor. Katma değeri yüksek

ürünlerle bölge ve ülke ekonomisine katkı

sağlanabilir. Öte yandan, verimli arazilerimizi

sanayileştirmek yerine kıraç alanların olduğu

bölgelerde sanayimizi kurarak, istihdam sağ-

lamak öncelikli tercihimiz içinde yer alıyor.

Tarımsal arazilerin daha verimli hale getirilmesi

T

arımdaTürkiye’ye yakın pazar konumunda

olan Avrupa ülkeleri organik tarım ve iyi

tarım uygulamalarının yanı sıra coğrafi işaret

sistemi konusuna hassasiyetle eğiliyor. Hatta

bu sistemi geliştirerek sürdürülebilirliği artırma-

ya, doğru üretimve tedarik zinciriyle tüketiciye

ulaştırmaya yönelik çalışmalar yapıyor. Avrupa

ülkeleri, coğrafi işaret sistemi ile özel kıldıkları

bu ürünleri küresel pazarlara açıyor, ihracatı-

nın artması için çaba sarf ediyor. Sadece bu

ürünlere yönelik tüketici algısındaki güveni

artırmaya yönelik logolar geliştiriyor. Dünya

üzerindeki coğrafi işaretli yöresel ürünler, 100

milyar Euro civarında bir ticari değer yaratıyor.

Bu uygulamanın yarısından fazlası, AB ülkeleri

tarafından gerçekleştiriliyor. Ülke olarak sür-

dürülebilir tarım konusunda istekli olmamıza

rağmen kararlı değiliz. Eğer siz birinci sınıf tarım

topraklarınızı imara açar, plansız ve çarpık kent-

leşme sergilemeye devam eder, yanlış tarım

politikaları ve günü birlik yasal düzenlemelerle

günü kurtarmaya çalışırsanız üretiminizi sürdü-

rülemez hale getirirsiniz. Kooperatif gibi orga-

nizasyonel yapıları desteklemezseniz ülke ola-

rak sürdürülebilir tarım yapamayacağınız gibi

sürdürülebilir bir kazanç da elde edemezsiniz.

Yine Avrupa’da gelişen coğrafi işaret sistemine

yönelik adımlarınızı küçük atmaya devameder,

talep edilen ve ihtiyaç duyulan bir yasa yerine

merkezden sunulan bir yasayla bu sistemi ko-

rumak ve geliştirmek isterseniz sürdürülebilirlik

kavramından uzak kalmış olursunuz.

T

ürkiye’nin en büyük ihracat kalemlerin-

den biri olan tekstil sanayinin kaliteli Ege

pamuğuna ihtiyaç duyduğunu düşünüyorum.

"Sulamaya açılan

alanlarda biyo çeşitlilik

gözetilmeli"

"Artık katma değerli

üretime geçilmeli"

"Coğrafi işaret

sistemi önemli"

"Tekstil sanayiinin

kaliteli Ege pamuğuna

ihtiyacı var"

Özer MATLI

Bursa Ticaret Borsası

Yönetim Kurulu Başkanı

Özay ÖZTÜRK

Edirne Ticaret Borsası

Yönetim Kurulu Başkanı

Ali ÇANDIR

Antalya Ticaret Borsası

Yönetim Kurulu Başkanı

Işınsu KESTELLİ

İzmir Ticaret Borsası

Yönetim Kurulu Başkanı

Pamuk ve diğer ürün fiyatlarının gelişimine

göre bazı yıllar artış olsa da prim miktarında

önemli bir artış olmadığı sürece pamuk alan-

larında daralma yaşanması kaçınılmaz. Pamuk

üretiminde verim ve kalite açısından bir soru-

numuz olmamasına rağmen, çok fazla tohum

çeşitliliğinin bulunması, çırçırlama hataları ve

standardizasyon kaynaklı sorunlar pamukta

değerin düşmesine neden oluyor. Bu sorunlar

çözüldüğü takdirde ‘Ege pamuğu’ dünyada

kazanmış olduğu ününü her zaman koruyacak

ve talep gören bir ürün olmaya devamedecek.

Öte yandan tarım sektöründe sorunların

çözümününmerkezindeTarımBakanlığı duru-

yor. Ancak bu konuda sektörde bulunan birlik,

kooperatif, ziraat odası, ticaret borsaları gibi

paydaşlara da sorumluluk düşüyor. Özellikle

birliklerin, üreticilerini bilinçlendirerek ürün ka-

litesinin ve verimliliğin yükseltilmesinde etkili

olabileceğini, düşük maliyetli girdi temininde

aktif rol alabileceklerini, pazarlama konusunda

üreticiyi yönlendirebileceklerini düşünüyorum.

Söz konusu birlik ve meslek kuruluşlarının

işbirliği içinde etkin çalışma ortamı sağlana-

bilmeli. Bakanlık, üretici birlikleri ve üreticilerle

koordineli çalışma esasları belirlemeli.

için yeni politikalara, küresel rekabeti yakalaya-

bilmek için üretimde geleneksel tarım yerine

yenilik ve farklı perspektifler oluşturmalıyız. Bu-

nun içinde sektördeki gelişmeleri dikkatli takip

edip, Ar-Ge’ye daha fazla kaynak yaratmalıyız.