Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  75 / 132 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 75 / 132 Next Page
Page Background

75

EKONOMİK

FORUM

Özelikle toprağın korunması sürdürüle-

bilir tarım anlayışında temel unsurdur.

Toprağın aşırı şekilde sulanmasına,

gübrelenmesine ve yanlış ilaçlanmasına

karşı etkin eğitim ve kontrol önlemleri

alınmalı. Toprağın zengin biyolojik

çeşitliliği, doğal kaynaklarla desteklen-

melidir. Çeşitli tarımsal uygulamaların

özellikle işleme biçim ve tekniklerinin

bitki örtüsünü tahrip ederek, erozyona

yol açtığı unutulmamalıdır.

Toprağın dengeli

beslenmesini sağlar

Kullanılan girdiler doğaya, çevreye, tarım

alanlarına ve tüketiciye zarar verme-

melidir. Üretim sürecinde kullanılan

girdiler, geri dönüşüm ile değerlendirile-

bilmelidir.

Herşeyin birbiri ile bağlantılı olduğu

kabul edilen sürdürülebilir tarım faali-

yetlerinde uzaklaştırma/atma fikri, ‘azalt,

yeniden kullan, geri dönüştür’inisiyatifi

hakimdir. İşletme kendi girdilerini, kendi

işletmesi içinde, en uygun, ekonomik

ve asgari maliyetle ucuza üretebilmenin

yollarını arar.

Girdiler, doğal kaynaklara ve

tüketiciye zarar vermez

Özellikle AB ülkelerinde bazı tarımsal

ürünleri korumak, doğal özelliklerini

kaybetmeden üretim devamlılığını

sağlamak amacıyla PDO, PGI, TSG sis-

temleri geliştirilmiştir. Söz konusu sistem,

tüketiciler açısından bir çeşit kalite ve

güven standartlarının ifadesi anlamına

geliyor. PDO, PGI, TSG logolarını taşıyan

hem bitkisel hem de hayvansal ürünlerde

gıda güvenliği ve gıda kalitesi açısından

tüketicilere garanti sağlanmıştır. AB

ülkelerinde PDI/PGI/TSG logosu taşıyan

ürünler arasında; taze et, peynir çeşitleri,

diğer hayvansal ürünler (yumurta, bal, süt

ürünleri, tereyağı v.b.), yağlar, meyve ve

sebzeler, tahıllar, balık, bira, bitki ekstark-

tlarından yapılan çeşitli içecekler, ekmek,

pasta, kek, bisküvi, çikolata ve şekerleme-

ler yer alıyor.

Uluslararası sertifikalar

ile tüketicileri güvence

altına alır

Sürdürülebilir tarım, devlet teşviklerinin

rasyonel, akılcı ve örgütlü dağılımına

katkı sunar. Teşvikin üretime dönüşme-

sini ve ülke ekonomisine faydalı geri

dönüşümünü sağlar. Devlet, 2015 yılında

tarıma toplam 10.1 milyar lira destek ver-

di. Türkiye’de dağınık ve hedefi olmayan

bir destekleme politikası mevcut. Söz

konusu desteğin tarımsal üretime, verim-

liliğe, kaliteye katkısı arka planda kalıyor.

Böyle olunca desteklerin tarımsal üretimi

yönlendirmesi, üretimi planlaması zor-

laşıyor. Bir devlet politikası olarak masaya

yatırılması gereken sürdürülebilir tarım

uygulamaları, Türkiye’nin kendi yerel

kaynaklarını kullanarak sağlıklı ve güvenli

yerel besine ulaşmanın önünü açacağı

gibi, fiyatlarında tüketici açısından uygun

noktaya gelmesini sağlar.

Teşviklerin rasyonel ve

örgütlü dağıtımına

katkı sunar

Sürdürülebilir tarım faaliyetleri yürüten

işletmenin üründe sağlayacağı çeşitlilik

aynı zamanda mali anlamda da çeşitlilik

sağlar. Kar oluşturamayan bir firmanın,

ekolojik olarak sürdürülebilir bir tarım

operasyonunu yürütmesi zor olacaktır.

Dolayısıyla üreticinin katma değerli ürün-

lere yönelmesi pazarda rekabet üstün-

lüğü sağlayarak, faaliyetlerin sürdürülebil-

ir olmasını mümkün kılacaktır. Bu konuda

farklı dağtım ve satış kanallarının devreye

alınması ise ürünün kısa süre içinde

tüketiciye ulaşmasını beraberinde getirir.

Üründe sağlanan çeşitlilik

değeri artırır

Uygulamaların tamamı, tüm ekosistem,

üretim sürecine katkı sağlamalı. Üretime

konu olan mahsulun korunması için

doğal yöntemler kullanılmalıdır. Örneğin

rüzgar kırıcı olarak tarlanın etrafının

ağaçlarla korunması veya toprağa zarar

veren kemirgenlerin bertarafı için kimy-

asal ürün yerine ekosistemde var olan

sürüngenlerin toprakta var olmasının

sağlanması ekosistemin korunmasını

sağlar

Tüm ekosistem, üretim

sürecinde yer alır

Toprağı sürekli bereketli tutmak ve bitkis-

el toprak kaybını önlemek için dönüşüm-

lü bitkiler ve yeşil gübreler kullanılmalı,

bitki ve hayvan entegrasyonu sağlanmalı.

Sürdürülebilir tarımda hayvancılık ve bit-

kisel üretim birbirlerine girdi temin ede-

bilecek dengede tutulmalı. Hayvancılık

faaliyetlerinin atıkları, bitkisel üretimde

girdi, bitkisel üretim atıkları hayvancılığın

girdisi olacak şekilde organize edilmeli.

Bu şekilde“sürdürülebilir”dönüşümü

sağlamak mümkün olacaktır.

Bitki ve hayvan

entegrasyonu sağlar

Sürdürülebilir tarım uygulamalarında

biyolojik mücadele başta olmak üzere,

kimyasal mücadeleye alternatif yöntem-

ler ve entegre mücadele sistemleri yer

alır. Entegre mücadele insan sağlığı, çevre

ve doğal dengeyi dikkate alan sürdürüle-

bilir bir mücadeledir. Entegre mücadele,

zararlı türlerin popülasyon dinamikleri ve

çevre ile ilişkilerini dikkate alarak, uygun

olan tümmücadele yöntemlerini ve

tekniklerini uyumlu bir şekilde kullanarak,

bunların popülasyonlarını ekonomik

zarar seviyesinin altında tutan bir zararlı

yönetim sistemidir.

Kimyasal mücadeleye

alternatif yöntemler getirir

Sürdürülebilir tarımı benimseyen bir

işletme, yenilenebilir enerji kaynaklarının

verimli kullanımı ve doğaya karşı sorumlu

davranılmasını, çevresel sürdürülebil-

irliğin gereksinimlerini kapsayan uygu-

lamaları bir bütün olarak ele almalıdır. Bu

sayede dışa bağımlı olmaktan kurtulan

işletme, gelişim ve üretiminin de ekono-

mik boyutta sürdürülmesinin önünü açar.

Doğal kaynakların orijinal

biçimi ile korunmasını sağlar