forum243 - page 74

74
EKONOMİK
FORUM
AVRUPA BİRLİĞİ
menşe kontrollerinin yapılmasını riske attığından dolayı her iki
taraf için de potansiyel olarak oldukça maliyetlidir.
7. GB’nin tarım ve hizmetleri de kapsayacak şekilde
genişletilmesi her iki taraf için de önemli faydalar sağ-
layacaktır:
Türkiye’nin GSYH’sinde tarım %10’luk, hizmetler
ise %60’lık bir paya sahiptir, ancak bu sektörler GB’nin kapsamı
dışında bırakılmıştır. Türkiye’nin ortalama tarımsal MFN (en
fazla kayırılan ülke) tarifesi çok yüksektir (%41,7). Tarımsal
ticaret aynı zamanda tarife kotalarına ve fiyat düzenlemesine
tabidir. Bu durum hem AB hem de Türkiye’de yüksek derecede
bir koruma yaratmıştır. İkili tarımsal ticaretin serbestleştirilme-
si ve tarım için AB’nin ortak gümrük tarifesinin kabul edilmesi,
Türkiye’nin bazı ürünlerdeki ithalat korumasında önemli bir
azalma ve tarımsal istihdamda düşüş anlamına gelecektir. AB’de-
ki Akdeniz ülkeleri Türk yağları ve domatesiyle daha fazla reka-
bet etmek durumunda kalırken, diğer üye ülkelerden Türkiye’ye
hayvansal ürün ihracatı artacaktır. Bununla birlikte, Türkiye ile
AB arasında tarımsal ürün hareketindeki artış, Türkiye’nin gıda
güvenliği, veterinerlik ve bitki sağlığı konularındaki AB kuralla-
rını ne kadar hızlı bir şekilde kabul edeceğine ve uygulayacağına
kritik bir şekilde bağlı olacaktır. Hizmetler bakımından, Türkiye
neredeyse tüm AB üye devletleriyle potansiyelin altında ticaret
yapmaktadır ve bu durum bu alanda ticaretin artırılması konu-
sunda kullanılmayan bir potansiyelin mevcut olduğunu göster-
mektedir. Genel olarak, Türkiye ve AB’deki hizmetler ticareti
düzenleme rejimleri benzer açıklık düzeylerine sahiptir ve bu
durum iki taraf arasında ticaret entegrasyonunu kolaylaştırabi-
lir. Bununla birlikte, önemli sektörel farklılıklar da mevcuttur.
Perakende hizmetler ve bazı taşımacılık hizmetleri bakımından
AB Türkiye’den daha yüksek kısıtlayıcılık endekslerine sahiptir.
Öte yandan, mesleki hizmetler ve raylı hizmetler bakımından
Türkiye AB’den daha kısıtlayıcıdır.
geçmiştir ve şu anda ekonomik entegrasyon
bakımından doğu ve güneydeki diğer kom-
şuların bile gerisinde kalması söz konusu
olabilir. Türkiye’nin deneyimi göz önüne
alındığında, komşu ülkelerin çıkaracakları
ders, nihai amaçları olan AB’yle entegras-
yona ulaşma olasılığını önceden iyi bir şe-
kilde kalibre etmeleri gerektiğidir. AB’yle
yakınsama sürecinin diğer tüm hususların
önünde tutulacağına dair açık ve güvenilir
bir kararlılık olmadığı sürece, düzenleyici
yakınsama beklenen faydaları vermeyebilir.
6. Dünya Ticaret Örgütü Doha Turu
Çok Taraflı ticaret müzakerelerindeki
yavaş ilerleme karşısında, hem Türki-
ye hem de AB daha fazla STA yapılma-
sını bir politika önceliği olarak belir-
lemiştir:
Bu politika değişikliği, AB’nin
üçüncü ülkeler ile STA müzakerelerinde
bulunabilmesi ancak Türkiye’nin AB üyesi
olmaması sebebiyle müzakerelerde masaya
oturmasına izin verilmemesi bakımından
GB tasarımında önemli bir asimetri ortaya
çıkarmıştır. Bu durum iki tarafın da ticaret
ortaklarından aynı anlaşmayı elde edebilme-
si halinde özellikle sorun yaratmamaktadır.
Ancak, uygulamada, üçüncü ülkelerle her
zaman paralel anlaşmalar yapılmadığından
dolayı (örneğin AB-Meksika Anlaşması)
Türkiye için güç bir durum doğurmuştur.
Bu asimetri, yokluğu GB’den elde edilen
faydalarının kilit bir kaynağını oluşturan
1...,64,65,66,67,68,69,70,71,72,73 75,76,77,78,79,80,81,82,83,84,...132
Powered by FlippingBook