Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  39 / 132 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 39 / 132 Next Page
Page Background

EKONOMİK

FORUM

39

i

DOSYA

zuat uyumu için sanayicilere özel teşvik ve-

rilmesi ve düşük faizli kredilerin tahsisinin

sağlanması gerekiyor.

Konuşmanızda Kimya İhtisas

Endüstri Bölgesi’nin (Chemport)

faaliyete geçmesine değindiniz. Bu

konuda nasıl bir çalışma sürdürülüyor?

Kimya sanayi, sermaye ve teknoloji yo-

ğun bir sektör. Kimya sanayinde 3-5 milyon

dolarla fabrika kuramazsınız, kursanız da

uluslararası arenada yer bulamazsınız. Dünya

çapında uluslararası bir aktör olabilmek için

büyük yatırım ve sermaye gerekiyor. Türki-

ye’de birkaç tane büyük holding haricinde

özel sektörde böylesine büyük bir sermaye

ne yazık ki yok. Bizim yabancı sermayeye

ihtiyacımız var. Yabancı sermayenin gelmesi

ve yerli sermayenin de yatırıma dönmesi için

yatırım ortamının iyileştirilmesi gerekiyor.

Kimyada gelişmek istiyorsak ikinci bir konu

ise yerleşme ve kümelenme işidir. Yerleşme

tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’nin kıyıla-

rında olabilir. Ayrıca sektörün demir yoluna

ve duble kara yoluna da ihtiyacı var. Böylelikle

lojistik destek hemdenizden hemde karadan

sağlanabilsin. Kimya sanayinin gidebileceği

yerler, Güney Marmara, Ege ve Akdeniz’dir.

Türkiye’de kimya entegre endüstri alanımız

yok ve bunu kurmaya çalışıyoruz. Projenin

adı ise Chemport.

Chemport Projesi için 15 milyar dola-

ra ihtiyaç var. Bu rakam için 25 girişimci

bulundu. Bu şirketlerin yapacağı yatırımla

ortaya çok güzel bir endüstri parkının çık-

masını bekliyoruz. Türkiye’de üretilmeyen

ham maddeler burada üretilecek ve böylece

kimya sanayinin gelişmesi sağlanacak. Tabii

henüz olmayan bir işten bahsediyoruz. İki seneden beri üzerinde

çalıştığımız ve devlet desteğini arkasına aldığımız bu projenin hü-

kümet kurulduktan sonra daha fazla hız kazanacağına inanıyoruz.

Kimya sektörünüm kısa ve orta vadeli beklentileri nedir?

Bir ülkenin kalkınması ve halkının refaha kavuşması üretim-

den geçmektedir. Maalesef Türkiye’de GSYİH’da üretimin payı

2013 itibarıyla %15,8 ile %20’nin bile altında. GSYİH’da geri

kalan kısımda ağırlığın hizmet ve ticaret gibi sektörlerde olduğu

görülmekte. Üretim artırılmadan dünyanın önde ekonomileri

arasında yer almamız mümkün değil. İşin bir diğer bir boyutu da

sosyal boyuttu. TÜİK’in Şubat 2015 verilerine göre işsizlik oranı

%10,2’dir. Sanayide büyük yatırımlar olmadan ve özellikle kimya

sektöründe katma değeri yüksek nitelikli ürünler üretilmeden bu

kadar işsiz nüfus nasıl iş bulacak ve birkaç yıldır takılıp kaldığımız

10 bin dolarlık “orta gelir tuzağı” nasıl aşılacak? Dolayısıyla ni-

telikte yatırımların acilen yapılabilmesi için yatırım ortamlarının

iyileştirilmesine, yeni yatırım alanlarının kurulmasına ve yatırım-

ların önündeki bürokratik işlemlerin azaltılmasına, hızlandırılma-

sına ve engellerin kaldırılmasına gerek var. Aksi takdirde yabancı

yatırımcıları ülkemize çekmemiz mümkün olmayacak hatta bazı

yerli yatırımcıların Bulgaristan, Romanya gibi ülkeleri tercih ede-

rek oralara yatırım yapmalarına engel olamayacağız.

Türk Kimya Sektörü’nün yüksek katma değerli üretim yapı-

sına geçip, ara girdi ithalatını azaltıp, yüksek ihracat rakamlarına

ulaşması, ihracatının ithalatını karşılama oranını %71’e çıkararak

Türkiye’nin önde gelen lokomotif sektörlerinden biri olması kamu

ve özel sektörce hedeflenmeli.

Sektöre yönelik yatırım ortamının iyileştirilmesi

çalışmalarını yeterli görüyor musunuz?

Küresel ekonomide durağanlığın yaşandığı bu dönemde Tür-

kiye’de üretime yönelik yeni yatırımların yapılması; yatırım orta-

mını iyileştirme çalışmalarına ilaveten yerli/yabancı yatırımcılara

teşviklerin verilmesine bağlı. Büyük ölçekli yatırımlar için gereken

finansmanın büyüklüğü ve çoğunlukla gerekli olan teknoloji/

know-how transferi genellikle yabancı yatırımcı girişimini zorunlu

kılmakta. Bu tür yatırımlarda; yerli yatırımcının ortak alınmasına

yönelik ilave teşviklerin sağlanması ülkemiz ekonomisi için daha

fazla artı değerin yaratılmasına yardımcı olur. Stratejik yatırımlarda

ise; yatırımın stratejik önemi ve aciliyetiyle bağlantılı olarak artan

teşviklerin verilmesini sağlayan esnek teşvik sisteminin uygulan-

masında yarar var.

Yakın geçmişte “Büyük Ölçekli Yatırımlar” kapsamında 10

adet ve Stratejik Yatırımlar kapsamında beş adet teşvik belgesinin

verilmesi ülkemiz kimya sektörü için olumlu bir gelişme. Ancak

bu yatırımların öngörülen sürede gerçekleştirilerek ülkemiz

ekonomisine kazandırılmış olması daha önemli. Bu nedenle bu

tür teşviklerde; yatırımların takibinde ve hatta makul gerekçesi

olmadan öngörülen sürede başlatılmayan ve/veya tamamlanma-

yan yatırımlar için verilen teşvik belgelerinin süre uzatımlarına

gidilmeyerek tanımlanmış sürenin sonunda iptalinde yarar var.

Serbest piyasa koşullarının gereği olan böyle bir uygulama, hem

teşvik belgesini alan firmanın yatırımı zamanında tamamlaması

için zorlayıcı olacak hem de ilgili yatırıma sıcak bakan yerli/ya-

bancı diğer yatırımcıların ilgisini gündemde tutarak söz konusu

yatırımın istenen sürede gerçekleşmesini sağlar.