Kıskanılan güç haline geldi
DEİK bu haliyle birçok sivil kuruluşun
imrendiği hatta kıskandığı bir güç haline
geldi. Oysa ki elde edilen başarı ülkemi-
zindi. İş dünyasınındı. Ekonomimizin yü-
celmesi içindi.
DEİK'in ekonomi bakanlığına bağlan-
ma gerekçesini hala anlayabilmiş değiliz.
Bence hükümetimizin ekonomimiz konu-
sunda yaptığı güzel icraatlar içinde bu olay
yanlış bir karar olarak tarihe geçti.
Bir gece yarısı torba yasaya ilave edi-
len bir maddeyle DEİK devletleştirildi. Bir
gecede iş konseyleri başkanları bakanın
tayin edeceği maaşsız devlet memuru
ya da genel müdür haline gelmiş oldu
ve TOBB Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu
DEİK Başkanlığından istifa etti. Görev alan
arkadaşlarımızı tebrik ediyor, başarı diliyor
ve beni anlayacaklarına inanıyorum. Onlar
hizmeti aksatmamak için çalışıyorlar.
Bana dert yanıyorlar…
Hem dost ülke iş konseyi başkanları
hem de bizim başkan ve üyelerimiz hiz-
meti geçmiş birçok iş adamımız hükümete
karşı susmayı tercih etseler de huzursuzlar.
Kurucu başkan olarak bana dert yanıyorlar.
DEİK 2015 yılı Olağan Genel Kurulu
19 Aralık 2015 günü İstanbul Swiss Otel
Bosphorus salonlarında TV'den izlediği-
mize göre görkemli bir şekilde yapıldı.
Başbakanımız ve ilgili bakanlar katıldığın-
dan ilgi fazlaydı ancak zamanla dış ilişki-
lerde DEİK'in uluslararası etkinliğinin ve
güvenilirliğinin sarsılabileceği endişemiz
devam ediyor.
Yeni Ekonomi Bakanımız Mustafa Elitaş
aynı zamanda saygın bir iş adamı arka-
daşımızdır. Kendisini makamında ziyaret
ederek durumu anlattım. Hükümetimizin
bu karardan dönmesini, uygulamada ak-
saklık varsa onun düzenlenmesini talep
ettim. Anlayışla karşılasa da zamana ihtiyaç
olduğunu açıklamak durumunda kaldı.
Dış ülkelere anlatmak imkansız
Bu gelişmeyi dış ülkelere anlatmak
imkansız gibi bir şey. Bana Almanya'da
yaşadığım bir olayı hatırlattı.
Almanya'nın Villingen kentinde yer-
leşik sanayici arkadaşımızın yemeğinde
yargıç bir dostu da vardı. Tanıştıktan son-
ra merak ettiğim bir soruyu sordum.
Sorum, “Alman mahkemelerinde
Türklerin duruşmalarında ihtiyaç duyul-
duğunda dini konularda devletin resmi
kuruluşu Diyanet’e bağlı din ateşeleri-
mizden görüş almayıp, neden gönüllü
din kuruluşlarının fetvalarına itibar edi-
liyor?” oldu.
Cevap ise şöyleydi: “Diyanet hükü-
metinize bağlıdır. O nedenle diyanet
görevlisi hükümetin resmi ideolojisine
ters açıklama yapmaz. Oysa ki biz dinin
emrettiği doğru açıklamaya itibar ederiz.”
Serbest piyasa ekonomisinin uygu-
landığı ve serbest ticaret anlaşmaları-
nın yaygınlaştığı dünyamızda yabancı iş
adamları Hükümetçe tayin edilmeyen ya
da o görüntüyü sergilemeyen iş adamla-
rıyla görüşme eğilimindedirler.
Umarım 1980'li yılların devletçi an-
layışına kapılıp böyle çelişkili yorumlara
ekonomiyi sürüklemeyiz.”
95
EKONOMİK
FORUM