73
EKONOMİK
FORUM
hareket etme prensibinin önemli bir etkisi
var. Bugün itibarıyla yurt genelinde mobil-
ya sektörüne yönelik imalat ve yan sanayii
konularında kümelenmiş birçok üs görmek
mümkün. Söz konusu üslerde tasarım, Ar-
Ge, el işçiliği, mobilya yan sanayii, ofis mo-
bilyaları ve daha birçok konuda iş geliştirme
anlayışı güçlü bir pazarın doğması sonucunu
da beraberinde getiriyor. Halen İstanbul,
Kayseri, İnegöl ve Ankara başta olmak üze-
re yurt genelinde konumlanan sektörün 7
dolarlık ihracat hedefine erişmede ise Avru-
pa Birliği (AB) ülkelerine yapılacak ihracatın
önemli rol oynayacağı ifade ediliyor.
Mobilya üsleri birçok proje yürütüyor
Türkiye’deki mobilya üslerinin aslında
birçok projeyi, bir arada ilerlettiğini görmek
mümkün. Ar-Ge, inovasyon, tasarım, ham-
madde temini, lojistik imkanların artırılması,
alım heyetlerinin üslere getirilmesi, sergi
alanı için yeni yapıların kurulması, nitelikli
eleman yetiştirmek için açılan okullar, ta-
sarım yarışmaları, teşviklerden yararlanma
yönünde yapılan başvurular ve yan sanayi
hizmetlerinin artırılması konuları bahsi ge-
çen projelerden sadece birkaçı...
Strateji belirlemede sıkıntı yaşanıyor
Türkiye’deki sanayi yapılanması için-
de faaliyet göstern birçok sektörde, ortak
akıl ile hareket etme ve strateji belirleme
noktasında sıkıntı yaşanıyor. Birçok alt sek-
törde yukarıda adı geçen konu başlıklarının
birkaçının dahi bir arada yürütüldüğünü
söylemek oldukça güç. Yine dış pazarlarda,
kimi ülkelerde birden fazla yerli üreticinin
fiyat odaklı rekabet ettiği gözlemlerimiz
arasında bulunuyor. Dolayısıyla çoğu fir-
ma; önceliğin ortak akıl, fikir ve bunların
sonucunda strateji belirlemekten geçtiğini
unutuyor. Bu durum ise dış pazarda rekabet
gücü düşük, katma değerli üretimden uzak
işletmelerin sınırlı ihracata neden oluyor.
Mobilya sektöründe ise değindiğimiz
üzere birçok iş aynı anda yapılıyor. Çünkü
güçlü bir sektörün doğru yapılanmadan
geçtiği ve bunun bir zincir olarak be-
nimsendiği dikkatlerden kaçmıyor. Pek
tabi yurt genelinde üs gibi kurulan fakat
zaman içinde gerek yerel yönetimlerin
sunduğu alanların yetersizliği gerekse de
ilgili bölgede faaliyet gösteren firmala-
rın stratejik hataları bölgeyi üs olmaktan
uzaklaştırmış durumda. Ancak tüm so-
runlara rağmen yılmayıp, yeniden gücünü
toparlamak isteyen bu bölgeler, mobilya
sektörünün ihracat hedeflerini yakalaması
adına sektörü umutlandıran ufak bir ayrıntı
olarak görülüyor.
Tasarım gücü öne çıkıyor
Mobilya üslerinden yapılan imalat hem
iç hem de dış pazara dağılıyor. Güçlü bir iç
pazar için de ithal markalarla rekabet halinde
olan sektörde özellikle son yıllarda tasarım
gücü ile öne çıkan, özellikli kumaşlara sa-
hip mobilya türleri talep görüyor. Yine iç ve
dış pazarda, hedef kitlenin kültürel yapısını
gözeterek imal edilen ürün grupları, sektö-
rün etkili bir şekilde ilerlemesi sonucunu
beraberinde getiriyor. Buna ilave iç pazarda
farklı bölgelerde konumlanan ve mobilya
AVM gibi çalışan oluşumlar da iç pazarın
kazanılmasını sağlıyor.
Bugün itibarıylamobilyanın yaşamalanla-
rının önemli bir parçası olarak kabul görmesi
ve tüketicinin mobilyayı değişken bir ürün
olarak benimsemesi, beraberinde tasarım
odaklı üretim yapan bir sektörün doğması
sonucunu getiriyor. Artık mobilyada koca
bir sezonu bir ya da iki serilik mobilyalar ile
geçirmenin mümkün olmadığına dikkat çe-
ken uzmanlar, her yıl en az dört ya da beş
koleksiyonun piyasada yer alması gerektiğini
bildiriyor. Yine firmaların müşteri ihtiyaç ve
şikayetlerini gözeterek, ele aldığı mobilya uy-
gulamalarının da beraberinde üretici-bayi-pa-
zarlamacı-tüketici ekseninde geniş bir fikir alış
verişini getirdiği tespitini yapan uzmanlar,
Türkiyemobilya sektöründeki bu interaktif ya-
pının firmalara artı değer kattığını ileri sürüyor.
Üslerin AB ülkelerine yönelmesi
katma değeri de yükseltecek
Sektörün tasarımnoktasında ise durağan
bir yapıdan uzaklaşarak, sürekli dinamizm
halinde olması gerektiğine dikkat çeken uz-
manlar, genç tasarımcıların önünü açan ve
teşvik eden yarışmaların söz konusu dinamiz-
mi beraberinde getirdiğini iletiyor. Uzmanlar,
bugüne kadar daha çok Ortadoğu ve yakın
coğrafyaya sattığı ürün grupları ile altyapısını
iyileştiren ve söz konusu coğrafyalarda ihra-
cat kabiliyetini geliştirenmobilya üslerinin AB
ülkelerine mal satabilecek bir yapıya bürün-
mesini olumlu buluyor. Dolayısıyla tasarımve
Ar-Ge kabiliyetini geliştiren tüm bölgelerin
katma değerli ürün grupları ile AB pazarında
etkin olabileceği görüşü tüm sektör tara-
fından kabul görüyor. Buna ilave sektörün
kiloda 7 dolarlık ihracat hedefi belirlemesi de
mobilya üslerinin AB pazarına odaklanma-
sını sağladı. Sektör temsilcileri; ergonomik,
modern çizgilere sahip, dinamik ve özellikli
ürünlerin hedef pazarda tercih edilirliğinin
yüksek olduğunu, bu durumun da üslerde
katma değerli üretimi artıracağını iletiyor.
Sektörün sorunları noktasında ise navlun
desteği, KDV indirimi, kalifiye elaman yetersiz-
liği ve hammadde kaynaklarının orta vadede
kısıtlı kalma ihtimalini saymak mümkün. Tüm
bu sorunların ihracatta rekabet gücünü dü-
şürdüğüne dikkat çeken sektör temsilcileri,
Türkiye pazarına rahat bir şekilde giren ve
bugün itibarıyla 750 milyon dolarlık hacme
ulaşan ithal ürünlerde de bir denetim meka-
nizmasının işlemesi gerektiğine vurgu yapıyor.