forum238 - page 101

narak, bu sonsuz çeşitlilikteki insan davranışlarını
yönlendiren temel özellikleri kategorilere ayırıp
açıklamaya çalışır.
Denememizin bu aşamasında, insanın kendi-
siyle baş etmesini sağlayan beş adım üzerinde dur-
mak istiyoruz: Kusursuz insan olmadığı bilincine
ulaşmak, kendi yanılmazlığına inanmanın tehli-
kesini kavramak, güç kullanma ilkesini içselleştir-
mek, kapsayıcı ve sömürücü anlayış ve davranış-
ların olası etkilerini kavramak ve suçu başkasına
atarak rahatlama kurnazlığından uzaklaşmak.
KUSURSUZ İNSAN OLMADIĞI
BİLİNCİNE ULAŞMAK
İnsanoğlu karar verirken, dış dünyayı, bil-
gileri çerçevesinde daha nesnel değerlendirebilir.
İnsanın kendine dönük kararlarında “sezgilerin
etkisi” devreye girer ve nesnellikten uzaklaşılabi-
lir. Peter H. Diamendis ve Stewen Kotler’in “Bol-
luk Çağı” adlı kitaplarında belirttikleri gibi, sezgi
bilişsel kısa yolu oluşturur. Sezgiler karar verme
sürecini basitleştirir, zaman ve enerji tasarrufu
sağlar ama büyük çeşitlilik göstermeleri nede-
niyle hata katsayıları artar. Söz konusu kitapta
Kahneman’a yapılan göndermede de, sezgilere gü-
venmenin ciddi ve sistemli hatalara yol açabileceği
vurgulanır. İnsandaki “bilişsel önyargılar”, “doğru-
lama önyargısı”, “olumsuzlama önyargısı” ve “de-
mir atma” gibi tutumlar, karar verme süreçlerinde
sapmalara yol açar.
İnsan potansiyeli her şeyi tam olarak kavraya-
cak biçimde tasarlanmamıştır. İnsanın fiziki gücü
sınırlı olduğu gibi, düş enerjisi de sınırsız değildir.
Tek cümleyle anlatmak gerekirse, insan “eksikli
varlıktır”.
İnsanlar, konumları ne olursa olsun, kendi
imajlarına gereğinden fazla kafa yorduklarında,
daha büyük hedeflere yönelmek için gerekli duy-
gusal ve motivasyonel kaynaklarını tüketir.
Tarih yüzlerce örneğinde kanıtlamıştır ki, ilke-
lerden, kurallardan ve yasalardan kendilerine sınır
çizmeyen, “kendine fren koyma ilkesini” önemse-
meyenler, son çözümlemede kendi güçleri tarafın-
dan boğulmuştur.
Her insanın ‘kör alanları” vardır, bütün insan-
lar “eksiklidir”, o nedenle “kusursuz insan olmadığı
bilincine erişmemiz” gerekir. “Hata kültürü” insani
gelişme için gereklidir ama, aynı hataları durmadan
yinelememek koşuluyla. Bir insanın, insanların ya-
rattığı sistemlerin işleyişinde hüner düzeyine erişi-
lerek yaratıcı yenilik aşamasına geçilmesi için, “ku-
surlu yaratık olduğumuz” kavrayışı bir an bile akıl
süzgecinden uzaklaşmamalı, uyarıcı ve sapmaları
düzeltici işlevini yerine getirmesi engellenmemeli.
KENDİ YANILMAZLIĞINA İNANMANIN
TEHLİKESİNİ KAVRAMAK
Isiah Berlin’in altını çizdiği gibi, bir insanın
kendi yanılmazlığına inanmasından daha büyük
bir tehlike yoktur. İşlerle ilgili net bilgi sahibi ol-
mamız, kaynakları etkin biçimde koordine etme-
miz ve belli alanlara odaklanarak başarılı sonuçlar
elde edebilmemiz için insanın “yanılabilen canlı”
olduğunu içselleştirmemiz gerekir.
“Tek yol ve tek doğru” algısının sakıncaları,
kendini aşırı değerlendirmeler yaparak önem-
seyenlerin davranışları Dawid Owen’ın,
“Hasta
ve İktidarda: Son 100 Yılda Devlet Başkanları ve
Hastalıkları”
adlı kitabında “kibir sendromu” baş-
lığında anlatılır. Kibir sendromu göstergelerinden
bazılarını başlıklar halinde aktaralım:
Kendi yanılmazlığına inanmaktan kaynakla-
nan kibir sendromu, “Dünyayı, hükmedecek ve
zafer peşinde koşulacak yer” gibi algıladığımız
zaman ortaya çıkar. Kamuoyuna “sadece iyiyi gös-
terme” ve “hataları saklama” eğiliminden güç alır.
“Kendini Mesih sanma” algısına uzanır. Yönetici
konumunda ise “kendini devletle özdeşleştirme”
anlayışıyla öne çıkar. Yöneticilerin “Her şeye kadir
oldukları” inancını pekiştirir. “Suçu başkalarında
arama” kolaycılığına saplanılır.
Kendimizle başa çıkmak istiyorsak, “yanılabil-
me özgürlüğünü” kullanmalıyız, ama bir ilkeyi asla
göz ardı etmemeliyiz. Aynı yanlışları tekrarlamak-
tan sakınmalıyız.
GÜÇ KULLANMA İLKESİNİ
İÇSELLEŞTİRME
Kendimizle baş etmek istiyorsak “güç kul-
lanma ilkelerini” de içselleştirmemiz gerekir. Elimi-
Tarih yüzlerce
örneğinde
kanıtlamıştır ki,
ilkelerden,
kurallardan
ve yasalardan
kendilerine
sınır çizmeyen,
“kendine fren
koyma ilkesini”
önemsemeyenler,
son çözümlemede
kendi güçleri
tarafından
boğulmuştur.
EKONOMİK
FORUM
101
i
1
2
3
1...,91,92,93,94,95,96,97,98,99,100 102,103,104,105,106,107,108,109,110,111,...132
Powered by FlippingBook