Türkiye’nin nitelikli iş gücü sorunu, kısa
ve uzun vadeli çözüm stratejileri gerektiriyor.
Eğitim politikalarının ileri teknoloji sektörle-
rinin ihtiyaçlarına göre ve kalite odaklı ola-
rak yeniden tasarlanması bu sorunun uzun
vadede ideal çözümüdür. Fakat eğitim siste-
mindeki reformların sonuçlarının alınması
kimi zaman onlarca seneye yayılabildiği için,
insan kaynağı sorununa kısa vadeli bir çözü-
mün de üretilmesi gerekiyor. Bu bağlamda
yurt dışından gelebilecek nitelikli göçmenle-
rin, iş gücü eksikliği çekilen yüksek teknoloji
alanlarında istihdam edilmesi, kısa vadeli bir
çözüm olarak görülebilir.
Avrupa’ya çalışma amaçlı göç vermeye
başladığı 1960’lı yıllardan beri Türkiye ilk
defa 2010’lu yılların başında verdiğinden
daha fazla (kayıtlı) göç alan bir ülke konumu-
na gelmiştir.
3
Türkiye’ye göç edenler arasın-
da, Türk kökenli Avrupa ülkesi vatandaşla-
rına ilaveten Orta Doğu, Orta Asya ve Doğu
Avrupa’dan gelenlerin ağırlıklı olduğu görü-
lüyor. Ekonomik amaçlara ek olarak öğrenim
amacıyla da çok sayıda yabancı Türkiye’yi ter-
cih ediyor. Ağırlıklı olarak Azerbaycan, Türk-
menistan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
(KKTC) gibi Türkiye’ye coğrafi veya kültürel
yakınlığı olan ülkelerden gelen bu öğrenci-
ler, Türkiye’nin kalifiye göçmen açığını ka-
patmak için bir fırsat olabilir (Bkz. Tablo II).
Doğru göç politikaları uygulanarak zaten var
olan bu göç akımlarının niteliği ve niceliği
artırılabilirse Türkiye, çevresindeki coğrafya
için bir yetenek çekim merkezi olabilir. Bu
potansiyele karşın Türkiye, 44’üncü sırada
olduğu Küresel Rekabetçilik Endeksi’nin dı-
şarıya beyin göçünü ölçen “Yeteneği ülkede
tutma kapasitesi” alt kırılımında 78’inci, dı-
şarıdan gelen beyin göçünü ölçen “Yetenek çekebilme kapasitesi”
alt kırılımında ise 89’uncu sırada yer alıyor. Bu göstergeler, göç
politikalarında değişiklikler yapılması gerektiğinin altını çiziyor.
TÜRKİYE’NİN GÖÇ POLİTİKALARININMEVCUT DURUMU
2013 yılında Türkiye tarihinde ilk defa göçmenlik ve koruma
konularını tek bir kanun altında birleştiren Yabancılar ve Ulusla-
rarası Koruma Kanunu kabul edildi. Kanun, mültecilikten çalışma
iznine kadar çok sayıda alanı bir araya getiriyor. Kanun’da önceki
düzenlemelere göre yabancı iş gücü çalıştırmada bazı olumlu yeni-
likler de bulunuyor.
4
Örneğin, belli meslek dallarının yabancılara
kapanmasına son verilmiş, çalışma izinlerinin milliyet ve etnik kö-
kenden bağımsız olarak, kurulacak bir Göç Politikaları Kurulu’nun
belirlediği kıstaslarca verilmesinin önü açılmıştır.
5
Her ne kadar bazı olumlu yönler içerse de Kanun, kalifiye ya-
bancı iş gücüne yönelik herhangi bir madde içermiyor. Özel sek-
törlerde çalışacak yabancılara dair kriterlerin belirlenmesi, Göç
Politikaları Kurulu’na bırakılıyor. İçişleri bakanının başkanlığında
ve 10 ayrı bakanlığın müsteşarlıklarıyla Yurtdışı Türkler ve Akraba
Topluluklar Başkanı ve Göç İdaresi Genel Müdürü katılımıyla dü-
zenli olarak toplanacak olan bu kurulun, 2013 sonu itibarıyla he-
nüz faaliyete geçmediği görülüyor. Buna ek olarak kanunda yaban-
cı akademisyenlerin çalışma izinlerine dair bir madde bulunmuyor
ve Türkiye’deki üniversitelerden mezun olan yabancı öğrencilerin
iş piyasasına girmeleri kısa süreli çalışma iznine bağlanıyor.
Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu, Türkiye’nin göç
politikalarının genel çerçevesini belirlerken 4817 sayılı Yabancı-
ların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun, yabancıların çalışma izni
68
EKONOMİK
FORUM
ARAŞTIRMA
Tablo II:
Uyruklarına göre
2012-2013 Döneminde
Türkiye’de Okuyan
Yabancı Öğrenci Sayısı
Ülke
Öğrenci Sayısı
Azerbaycan
7.379
Türkmenistan
6.136
KKTC
4.221
Almanya
1.822
Yunanistan
1.704
İran
1.690
Afganistan
1.679
Bulgaristan
1.263
Suriye Arap Cumhuriyeti
962
Kazakistan
922
Üniversiteler Toplamı
43.251
Kaynak:
ÖSYM