Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  97 / 132 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 97 / 132 Next Page
Page Background

97

EKONOMİK

FORUM

Batı’nın sömürgeleri keşfetmesi ve oradan zenginlikleri ülkesine aktarması ile başlayan

dönemBatı’nın üstünlüğünü yarattı. 17. yüzyılla birlikte Batı, tekniğe yönelirken Osmanlı

durgunluğa mahkum oldu. Eğer Batı gibi Osmanlı da Rönensans’ını yapabilseydi, bugün

batılılaşmaya biz özen duymayacak onlar doğululaşmaya özen duyacaklardı.

C

umhuriyet elbette yeni bir dev-

let olmakla birlikte yoktan var

edilmedi. 600 yıllık Osmanlı İm-

paratorluğu’nun ekonomik ve

toplumsal mirası ya da kalıntısı üzerinde

kuruldu.

Osmanlı büyük bir imparatorluktu, par-

lak zamanları vardı. Bu gerçek inkar edilmez

ancak tarihte kurulan sayısız imparatorlukla-

rın canlı varlıklar gibi doğdukları, büyüdük-

leri ve sonunda öldükleri de bir gerçektir.

Bu anlamda günümüzde aşırı bir Os-

manlı hayranlığı içinde Osmanlı’yı diriltmek,

o düzeni toplumumuza benimsetmek ça-

balarını yanlış gereksiz, toplumumuzu çağın

gerisine itme, bir hayal olarak görüyorum.

Osmanlı İmparatorluğu’nun parlak dö-

nemleri vardı dedim. Şu tarihi gerçeklere

dikkatinizi çekmek istiyorum.

1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu’ya

yerleşen ve devlet kuran Selçuklu ve Os-

manlı Türkleri gerek teknik gerek bilimsel

yönden ileri bir düzeyde idi. O tarihlerde biz

Batı’ya değil Batı bize el açıyordu.

Batı bize özeniyordu

Fransa Kralı 1. François, Osmanlı Devle-

ti’nden 2 milyon Duka altın borç ile cepha-

ne, at ve savaş gemisi istemekte idi. Akde-

niz adaları ve İtalya açlıktan ölmemek için

Türk buğdayına muhtaçtı. Kraliçe Elizabeth

Türklerin yün boyama tekniğini öğrenmek

amacı ile İstanbul’a ajanlar gönderiyordu.

Kral 8. Henry, Kanuni Süleyman zamanında

Türk hukuk sistemini incelemek üzere İstan-

bul’a heyet yolluyordu. Osmanlı İmparator-

luğu 15 ve 16. yüzyıla kadar Batı’dan üstün

bir yapı içinde idi.

Hazerfan Ahmet Çelebi’nin kanatlarla

Galata’dan Üsküdar’a uçması, Lagari Ha-

san Çelebi’nin füzesi o zamanların gelişen

tekniğinin birer örnekleriydi. Batı ise henüz

tekniğe uzak duruyordu.1586 yılında Dant-

zig kenti bir çok ipliği aynı zamanda doku-

yan bir tezgahın kullanılmasını yasaklıyor ve

mucidini öldürüyordu. İngiliz Kralı Charles,

iğne imal eden bir makinenin tahribini

emrediyor, yeniliklerden korunmak, kurulu

düzeni sürdürmek istiyordu.

16. yüzyıldan sonra Rönesans ve Ba-

tı’nın sömürgeleri keşfetmesi ve oradan

zenginlikleri ülkesine aktarması ile başlayan

dönem Batı üstünlüğünü yaratmıştır.

17. yüzyılla birlikte Batı tekniğe yöne-

lirken Osmanlı durgunluğa mahkum oldu.

Eğer Batı gibi Osmanlı da Rönensansı’nı

yapabilseydi bugün batılılaşmaya biz özen

duymayacak onlar doğululaşmaya özen

duyacaklardı...

II. Mahmut ve III. Selim farkına vardı

Neden böyle oldu? Burada suçlu, dinin

yanlış yorumu mudur? Araştırmaya değer.

Ancak şu kadarını söyleyeyim. O yıllarda

söylenmeye başlayan ve günümüze kadar

gelen “Gavür icadı” sözü ile simgeleşen

tekniğe, yeniliğe, uygarlığa, bilime karşı

duran anlayışın etkisinin çok olduğunu

düşünüyorum.

Osmanlı padişahları özellikle II. Mahmut

ve III. Selim bu noksanlığın farkına vardılar.

Batı tekniğini ve yaşam tarzını ülkelerine

getirmek için girişimlerde bulundular. Batı

kurumlarını ülkelerine taşımak istedilerse

de hep “İstemezük, Gavür icadi” söylemleri

ile yapılan gerici ayaklanmalar yüzünden

gerçekleştiremediler.

Bu konu bir makalenin boyutlarını çok

aşar. Ben bu yazımda Osmanlı’nın son yıl-

larında, Kurtuluş Savaşı öncesinde içinde

bulunduğu siyasi ve ekonomik durumunu

okuyucularımla paylaşmak istiyorum.

Siyasal durum

Fransız İhtilali sonrasında gelişen milli-

yetçilik akımlarını Avrupa, Osmanlı’yı par-

çalamak için fırsat olarak kullandı. Osmanlı

içinde bulunan milletlerin bağımsızlıklarını

kazanmaları konusunda kışkırttı. Bugün Ba-

tılı’ların desteklediği Güneydoğu olaylarını

bu sürecin devamı olduğunu düşünüyorum.

Ardından gelen 1. Dünya Savaşı uzun

zamandan beri “Hasta Adam” dedikleri Os-

manlı’yı tamamen yok etmek amacı ile baş-

latıldı. Sonuçta Osmanlı yenildi ve Mondros

Müzakeresi imzalandı. İmzalanan belge

Nazmi KAL

l

nazmikal@yahoo.com