EKONOMİK
FORUM
102
Yen kuşak farkı
Bugünün genç ün vers te
mezunlarının omuzlarında
borç yükü var. Ne kadar
yoksul olurlarsa o kadar
çok borçlanıyorlar. Bu
yüzden sevecekler b r
şte değ l, onlara en az 20
yıl yük olacak ün vers te
kred ler n ödeyeb lecekler
b r şte çalışmanın peş ne
düşüyorlar. Bu mücadele
neden yle gençler emekl l k
konusuna fazla kafa
yoramıyor.
Nobel Ekonomi ödülü sahibi olan Prof. Joseph E. Stiglitz, Roosevelt
Enstitüsü’nün Baş Ekonomisti ve Columbia Üniversitesi’nde ders
vermektedir. Adam S. Hersh, Roosevelt Enstitüsü’nde Kıdemli
Ekonomist ve Columbia Üniversitesi’nin Politik Diyalog Girişimi’nde
misafir öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.
A
tlantik’in her iki tarafındaki oy verme modellerinde
ilginç bir şey ortaya çıktı: Gençlerin ve daha büyük
yaştakilerin oy verme biçimleri arasında belirgin
farklar var. Gelirden, eğitimden veya cinsiyetten
çok, seçmenin kuşağına göre değişen büyük bir ayrım ortaya
çıkmış durumda.
Bu ayrımın haklı sebepleri var. Yaşlıların da gençlerin de
yaşamları şu anki haliyle birbirinden farklı. Geçmişleri farklı
ve beklentileri de farklı.
Örneğin, Soğuk Savaş bittiğinde bazıları daha doğmamış-
tı bile ve diğerleri de hala çocuktu. Sosyalizm gibi sözcükler
artık eski anlamlarını ifade etmiyor.
Geçmişteki deneyimler ne ifade eder?
Eğer sosyalizm ortak kaygıların neredeyse yok sayılmadığı,
insanların başkalarını ve içinde yaşadıkları çevreyi önemsediği
bir toplum oluşturmak anlamına geliyorsa, öyle olsun. Evet
çeyrek ya da yarım yüzyıl önce bu başlık altında başarısız
deneyimler yaşanmış olabilir; ama bugünün deneyimlerinin
geçmişte yaşananlara benzer tarafı yok. Bu nedenle geçmiş-
teki deneyimler yenileri için hiçbir şey ifade etmez.
Eskiden üst orta sınıftaki Amerikalı ve Avrupalıların ya-
şamları iyiydi. Çalışma hayatına girdiklerinde, onları dolgun
ücretli işler bekliyordu. Onlara sorulan şey evden ayrılmalarını
sağlayacak bir iş bulana kadar ne süreyle anne babalarıyla
beraber yaşamaları gerektiği değil, ne yapmak istedikleriydi.
O kuşaktakilerin beklentileri iş güvenliği, erken evlilik, bir
ev, hatta bir de yazlık ev satın almak ve sonunda da yeterli
maaşla emekli olmak gibi şeylerdi. Genel olarak ebeveynle-
rinden daha iyi bir hayata kavuşmak istiyorlardı.
Bugünün yaşlı kuşağı yol boyunca tümseklerle karşılaşmış
olsa da genel anlamda beklentileri karşılanmıştı. Belki de ev-
lerinden sağladıkları değer artışı çalışmakla elde ettiklerinden
fazlaydı. Büyük ihtimalle bu onlara tuhaf gelmişti ama, spekü-
Prof. Joseph
E. St gl tz