103
EKONOMİK
FORUM
gelir 17 milyon lira idi ve bu miktarın 13
milyon lirası dış borçlara gidiyordu.
Borç için rüşvet bile veriliyordu
O yıllarda borç istekleri her zaman
Osmanlı’dan gelmiyordu. Batılı devlet
adamları borç almaları için Osmanlı devlet
adamlarına baskı yapıyorlar hatta rüşvet
veriyorlardı. Borç almak istemeyen namuslu
devlet adamlarını görevden aldırıyorlardı.
“Osmanlı İmparatorluğu’nda Avrupa Mali
Kontrolü” adlı kitapta (Donald C. Blaisdell)
“Osmanlı Hazinesi’nin borçlanmaya ihtiyacı
olmadığını söyleyen sadrazamı İngiliz elçisi
Palmer’in Padişaha baskı yaparak görevden
aldırdığını yazar. Ünlü Times gazetesi de
hükümetin Fransız sefaretinin zorlaması ile
borç aldığını yazıyordu. Fransa yine o yıllar-
da Osmanlı’ya borç veremediği için elçisini
başarısızlıkla suçluyor ve geri çağırıyordu.
Daha ilginci Batı sermayedarları Os-
manlı’da borç para alan devlet adamlarına
övgüler düzüyor, Abdülaziz’i göklere çıka-
rıyordu. Onlara göre Türkiye zengindi ve
kalkınma yolunda idi.
1854-1914 yılları arasında alınan 359
milyon Osmanlı Lirası borcun sadece 222
milyon lirası ele geçmişti diğerleri komisyon
ve aracıların cebine girdi ve bu borcun 25
milyon lirası demiryolu yapımına, 1 milyon
lirası İstanbul Limanı’na ve 1 milyon lirası da
Konya yöresi sulamasına harcanmış, kalanı
saray mensuplarının şahsi harcamalarına,
Dolmabahçe Sarayı ve Malta Köşkü yapımı
gibi kalkınmaya katkısı olmayan tüketim
alanlarına gitmişti.
Abdülmecit döneminde
lüks ve israf arttı
Bu dönemde yapılan saraylardan biri de
Çırağan Sarayı’dır. Abdülmecit zamanında
yapımına başlanmış ölümü üzerine Abdü-
laziz zamanında devam edilmiştir.
16 milyon borç alınıp 8 milyon ele ge-
çen Abdülmecit döneminde lüks ve israf
görülmemiş şekilde artmıştı. Padişahın 6
oğlu ve 6 kızına sünnet, nişan ve düğün
törenleri dillere destan oluyor, para su gibi
akıtılıyordu. Padişah kendisine saray yaptı-
rıyor, köşkler ve yalılar inşa ettirip bakanlara
hediye ediyordu.
Ekonomiyi tam bir iflas hâlinde devra-
lan Sultan Abdülaziz devrinde sarayda israf
son haddini bulmuştur. 5 bin 320 kişinin
hizmet verdiği sarayda yıllık masraf 2milyon
sterlini bulmaktaydı.
Osmanlı Devleti, büyük borç batağı
içinde bulunuyordu. Osmanlı Maliyesi: sa-
rayın yapımı için gereken 3 milyon kese
altını harcayıp, bunun altından kalkması
mümkün olmayınca, kamu görevlilerinin
maaşları ödenememiş, maaşlar aybaşı yeri-
ne ayın ortasında hatta sonunda ödenme-
ye başlamıştır. Daha sonraları ise maaşlar
bırakın ay sonunda ödenmeyi, 3-4 ayda bir
ödenir hale gelmişti.
Ekonomiyi tam bir iflas hâlinde devralan Sultan Abdülaziz devrinde sarayda israf son haddini bulmuştu.