sırasında Ermenilerin acı ve sıkıntı çektiğini anlatan Prof. Dr.
Atnur, 1916 ve 1917’de de Müslümanların Ermenilerin baskı-
sıyla Batı’ya göç ederken benzeri şeyler yaşadıklarını anlattı.
Prof. Dr. Atnur, yapılacak araştırmalarda ortak acıların tüm
boyutlarıyla, her iki halk için de ortaya konulmasını istedi.
Dr. Serdar Palabıyık konuşmasında Ermeni diasporasının
Ermenistan’la ilişkileri üzerinde durarak, “Bu ikisi arasında fikir
ayrılıkları var. Monolotik bir yapıya sahip değiller. Bunun dışın-
da diaspora da kendi içinde farklı düşüncelere sahip gruplardan
oluşuyor. Türkiye’yle ilişkilerde daha sert tutum takınılmasını
isteyenler olduğu gibi, Ermenistan’ın zarar gördüğü düşüncesiy-
le diyalog kurmak isteyenler de var” diye konuştu.
2000 yılından sonra üç ayrı uluslararası mahkemeden çıkan
kararların Türkiye’nin tezlerine yakın olduğunu ifade eden Dr.
Palabıyık, ortak acı ve tarihçilerin ortak araştırma yapması
tezinin sürdürülmesi gerektiğini belirtti.
sempati yaratma konusunda artık sınıra
geldiler. 2015’e doğru sadece bazı federal
parlamentolardan yeni kararlar çıkarabi-
lirler. Bunun dışında bizim için dramatik
bir sonuç sağlayacaklarını sanmıyoruz”
ifadesini kullandı.
Hafızaların uyuşmadığı ortamda aka-
demik çalışmaların önem kazandığını vur-
gulayan Büyükelçi Üğdül, tehcir hakkında
uluslararası ölçütlere uygun hazırlanmış
yayınların sayısının artırılması gerektiğini
belirtti. 100. yılın Türkiye için çatışma yılı
olmadığının altını çizen Büyükelçi Üğdül,
“Bizim serinkanlı bir duruşumuz olacak.
Onlar böyle istiyor diye soykırım olduğunu
kabullenmemiz mümkün değil. Ama uzlaş-
maya ve helalleşmeye de her zaman açığız”
vurgusunu yaptı.
TOPRAK KAYBI YAŞAMAMAK İÇİN
TEHCİRE BAŞVURULDU
Panelin Oturum Başkanı Prof. Dr. Er-
han, Osmanlı’nın son dönemlerine ilişkin
arşivlerin bir kısmının Devlet Arşivleri
Genel Müdürlüğü’nce araştırmacılara açıl-
dığını, ancak diğer devlet kurumlarındaki
arşivlerin tasniflerinin de bitirilerek kulla-
nıma açılmasının Ermenilerin bu yöndeki
eleştirilerini sonlandıracağını belirtti.
Gazeteci/yazar Taha Akyol ise Türkiye’nin
Ermeni Meselesi’ne eğilmekte çok geç kaldı-
ğını vurgulayarak, bu alanda Türkiye’nin
tezini destekleyen bilimsel kriterlere uygun
yayınların artması gerektiğini söyledi.
Akyol, Türkiye’nin, Ermeni tehcirinin
1. Dünya Savaşı sırasındaki olaylar zinciri-
nin bir bölümü olarak kabul edildiği “ortak
acı” ile “Ermeni isyanı ve isyanın bastı-
rılması” tezleri üzerinde durmaya devam
edilmesi gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Yusuf Sarınay panelde yaptığı
konuşmada 1700’lü yılların sonundan iti-
baren Osmanlının çevresindeki bölgelerde
katliamlarla ilk karşılaşanların Müslüman-
lar olduğunu ve sürekli olarak anayurt ola-
rak gördükleri Anadolu’ya göç ettiklerini
belirtti.
1915 yılına doğru Anadolu’da Erme-
nilerin bazı büyük devletlerin desteğiyle
bir hat oluşturarak toprak kazanmaya ça-
lıştıklarını ifade eden Prof. Dr. Sarınay, o
zamanki idarecilerin bunu önlemek için
tehcire başvurduklarını anlattı.
Prof. Dr. Atnur da, Osmanlının 1912
Balkan Savaşı’ndaki toprak ve insan kaybı-
nın büyük olduğunu, bu acı tecrübe nede-
niyle Ermenilerin isyan etmesinin ardından
tehcire tabi tutulduklarını söyledi. Tehcir
EKONOMİK
FORUM
85
i
k
Dışişleri
Bakanlığı Araştırma
ve Güvenlik Genel
Müdürü Büyükelçi
Tunç Üğdül, Ermeni
tehcir hakkında
uluslararası
ölçütlere uygun
hazırlanmış
yayınların sayısının
artırılması
gerektiğini belirtti.
m
TOBB ETÜ’de
düzenlenen“100.
Yılına Doğru 1915
Ermeni Tehcirine
Yeni Yaklaşımlar”
paneline çok sayıda
dinleyici katıldı.
TOBB ETÜ
