NOTLAR:
Nazmi Kal’ın 2. baskısı yapılan “1923-1939 Kalkınma Mucizesi-Atatürk’ün Diktiği Ağaçlar kitabından özetlenmiştir.
met İnönü yaptı. Fabrikanın açılışında İnö-
nü’nün eşi Mevhibe İnönü’ye birkaç metre
bez armağan edildi.
1950’de Demokrat Parti iktidara gelince
Malatya milletvekili Ahmet Gürkan, meclis
kürsüsünden “İnönü ailesi devleti soydu,
Malatya Fabrikası’ndan metrelerce bez gö-
türdüler, ben gözümle gördüm” dedi.
Evet doğru idi. Fabrikanın açılışında
Mevhibe Hanım’a birkaç metre basma he-
diye etmişlerdi; ama İnönü faturasını almış
parasını ödemişti.
Bu iddia üzerine İnönü Özel Kalem
Müdürü’ne “Konuyu araştır ve faturayı bul”
dedi. Özel kalemmüdürü faturayı buldu ve
ertesi gün TBMM toplantısında İnönü bez
için ödediği faturayı gösterdi.
Ahmet Gürkan büyük bir olgunluk gös-
tererek kürsüden İnönü’den özür diledi ve
yanına giderek elini öptü.
Ahmet Gürkan Mevhibe İnönü’ye bezle-
rin verildiğini görmüş ama İsmet İnönü’nün
hediye edilen bezlerin faturasını ödeyecek de-
recede dürüst olabileceğini düşünememişti.
Maalesef Türkiye O’ndan sonra bu dav-
ranışı gösterecek bir politikacıyı görmedi.
Sümerbank bunların dışında 2000’li
yıllara, günümüze kadar üretim yapan pek
çok fabrika kurdu. Sümerbank Gemlik Suni
İpek ve Viskos Mamulleri Sanayi Müessese-
si’nin temeli 28 Kasım 1935 tarihinde atıldı
ve fabrika Atatürk tarafından 1 Şubat 1938
tarihinde işletmeye açıldı.
Sivas Çimento Sanayi Müessesesi’nin
yapımı 1938 yılında başladı ve fabrika 5
Haziran 1943 tarihinde işletmeye alındı.
Sümerbank Beykoz Deri ve Kundura
Sanayi Müessesesi 1812 yılında II. Mahmut
tarafından özel sektörden satın alındı (dev-
letleştirildi). Fabrika 1925 yılında Türkiye
Sanayi ve Maadin Bankası’na devredildi;
1933 yılında da Sümerbank’a bağlandı.
Isparta Gülyağı Fabrikası (Türk Gülyağ-
cılığı Ltd. Şti.) 1935 yılı Mart ayında faaliyete
geçti. Şirketin sermayesinin üçte ikisi Sü-
merbank’a, üçte biri Ziraat Bankası’na aitti.
1945 yılında Tekel’e devredildi.
Sümerbank’ın kurduğu müesseseler el-
bette bu kadar değil. Önemlilerini saydığı-
mız müesseselerden başka Adana Çırçır ve
prese fabrikası, Ceyhan çırçır prese ve çeltik
fabrikası, Hereke yün ipliği yünlü dokuma
ve halı, Isparta yün ipliği ve halı, Halkapınar,
İzmir pamuklu dokuma, İzmir çırçır ve prese,
Taşköprü kendir soyma fabrikalarını da kurdu.
İplik ve dokuma fabrikalarının işletme
araç ve gereci ve yedeklerinin üretimi ve
tüm önemli onarımları fabrikaların kendi
atölyelerinde yapılmakta idi.
Bu atölyelerden özellikle Bursa Merinos,
105
EKONOMİK
FORUM
Defterdar, Ereğli, Kayseri ve Nazilli fabrika-
larının atölyeleri diğer fabrikaların toplu
ihtiyaçlarını da karşılardı.
Bu atölyeler gerektiğinde iplik makine-
leri ve dokuma tezgahları yapabilen ülke
ölçüsünde atölyelerdi.
Sümerbank mağazaları
Bu ve daha birçok işletmenin faaliyete
geçmesi ile Sümerbank sayısı 17’yi bulan
asıl ve yan kurumları ile dokuma alanında
ülkenin en büyük girişimi haline geldi,
Bir yanda bu fabrikalar kurulurken bir
yandan satış işlerine el atıldı. 1934 yılında
Sümerbank Yerli Mallar Pazarları Müdürlü-
ğü’nü kurdu. Yedi mağaza açtı. Yerli mallar
pazarı Sümerbank fabrikalarının tüm ürün-
lerini tek elden satışını amaç edinmişti. Bu
tür girişimin amacı bir yandan Sümerbank
ürünlerini tanıtmak ve satışını yapmak ve
piyasayı yakından izlemekti.
Sümerbank İstanbul’dan sonra Samsun,
Mersin ve İzmir’de mağazalar açtı.
Sosyal tesisler
Her fabrika, çevresine uygarlık dağıtan,
halkın sosyal, kültürel yaşantısına katkı
yapan kurumlardı. Fabrikalarda işçi ma-
halleleri, modern evler, işçi pavyonları,
çevreye de hitabeden kantin ve sinema
salonları, revirler, bazılarında her türlü ola-
nakları ile hastane, kreş, ilkokul, çırak okulu
kurmuşlardır.
Bakırköy, Gemlik ve Hereke’de deniz
sporu tesisleri, Kayseri ve Malatya’da yüzme
havuzları, spor sahaları kurarak çevrelerine
örnek olmuşlardır. Fabrikada çalışan işçiler
evlerine, mahallelerine gittiklerinde fabrika-
da gördüklerini uygulamışlar halkın sosyal
yaşamı değişmiştir. Sümerbank’ın bir baş-
ka özelliği kuruluş kanununa özelleştirme
maddesini koymasıdır. Yüce Atatürk Tür-
kiye’de 1980’den sonra uygulamaya giren
özelleştirmeyi 1934 yılında öngörmüştür.
Sayın Sabancı’nın başta yazdığım sözü bir
gerçeği ifade etmektedir.
Sümerbank gerçekten ülkemizin sanayi
okulu oldu. Ülkemizde kurulan tüm tekstil
fabrikaları hemen hemen Sümerbank ça-
lışanları tarafından kuruldu. İhracatımızda
ve istihdamda en büyük sektör olan tekstil
sektörü Atatürk’e çok şey borçludur.