Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  75 / 132 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 75 / 132 Next Page
Page Background

75

EKONOMİK

FORUM

E

konomik kalkınma açısından

çok önemli olan demir-çelik

sektörünün üretim ve tüketim

büyüklükleri, sanayileşmenin

temel göstergeleri arasında yer alıyor. Kişi

başına tüketilen çelik tüketimindeki yassı

çelik oranı, ülkelerin gelişmişlik kriterleri

arasında kabul ediliyor.

Türkiye’nin çelik üretimi, 2015 yılın-

da arka arkaya üçüncü kez düşüş gös-

terdi. Küresel ölçekte çelik üretimi ise

DAMPİNGLİ İTHAL ÜRÜNLER

TÜRKİYE’YE RAHATLIKLA GİRİYOR

ise ithalat yoluyla karşılanıyor. 2015 yılı ve-

rilerine bakıldığında 16.2 milyon ton de-

mir-çelik hurdası ithal edildiği görülüyor.

Rekabet gücü azalıyor

Sektörün dış ticaret tablosundaki

dengenin Türkiye’nin aleyhine gelişmesi-

nin bir dizi sebebi bulunuyor. Sektördeki

yavaşlamayı etkileyen unsurlar arasında;

demir cevheri ve hurda fiyatlarının sey-

rindeki hurda ile üretim yapan kuruluşlar

aleyhine gelişen farklılaşma görülüyor.

Bunun yanında, sektörün rekabet gü-

cünü sınırlandıran, yıllardır devam eden

Çevre Katkı Payı uygulaması ve elektrik

enerjisi üzerindeki fon ve kesintiler de

sektörü olumsuz etkiliyor. Çin’in tüketi-

mi hızla gerilerken, üretiminin daha ya-

vaş bir şekilde düşüş göstermesi, üretim

fazlasını çok düşük fiyatlar ile ihracata

yönlendirmesi, kalitesiz, sertifikasız, dev-

let destekli ve dampingli ithal ürünlerin

Türkiye’ye rahatlıkla girerek, haksız re-

kabete yol açması da Türkiye’yi olum-

suz etkileyen unsurların başında geliyor.

Ortadoğu pazarında durum

Piyasalardaki mevcut olumsuz tablo

ve keskin rekabet tüm bölgeleri ve pa-

zarları etkiliyor. Avrupa’da çelik üretimi ve

tüketimi halen 2008 krizi öncesine ulaş-

madı. Avrupalı çelik üreticilerinin rekabet

etmekte zorlanmaları nedeniyle, Avrupa

Komisyonu çelik sektörünün önünü aça-

cak önlemler alma arayışı içine girdi. Tür-

kiye, Ortadoğu ve Körfez ülkelerinin en

büyük çelik tedarikçisi konumunda bulu-

nuyor. Ancak son iki yıl içinde Türkiye’nin

bu konumu Çin ve Bağımsız Devletler

Topluluğu ülkeleri tarafından sarsılmaya

başladı. Son üç yıldır devam eden sek-

törün üretim ve ihracatındaki gerileme

eğilimi, son yıllarda hem kamuyu hem de

üretici kuruluşları yeni çıkış yolları arama-

ya sevk ediyor. Sektör bir taraftan üretim

teknolojisi, diğer taraftan da kapasite ve

arz fazlalığı olan ürünlerden, yüksek kat-

ma değerli ürünlere geçiş konusunda

yoğun çalışmalar yapmaya başladı.

2009 yılındaki küresel finans krizi kaynaklı

düşüşün ardından, 2015 yılında ilk kez

geriledi. 2015 yılında globalde ham çelik

üretimi yüzde 2.8 oranında düşerek, 1

milyar 670 milyon tondan, 1 milyar 623

milyon tona geriledi. Tüm bölgelerin üre-

timinde düşüş yaşanırken, en büyük 15

çelik üreticisi ülke içinde yalnızca Hin-

distan’ın üretim miktarı arttı. En büyük

15 çelik üreticisi ülkeden 14’ünün üreti-

mi gerilerken, en keskin üretim düşüşü

yüzde 15.6 ile Ukrayna’da ve yüzde 10.5

ile ABD’de yaşandı. Türkiye ise yüzde 7.4

oranındaki üretim düşüşü ile Ukrayna ve

ABD’nin ardından, üretimi en hızlı ge-

rileyen üçüncü ülke oldu. Üretiminde-

ki keskin düşüş nedeniyle Türkiye, 2015

yılı global sıralamasında bir basamak

geriye düşerek, 9’uncu sırada yer aldı.

Türkiye’nin demir-çelik ve demir veya

çelikten eşya ihracatı, 2012 yılında hem

miktar hem değerde en üst seviyesine

çıktıktan sonra düşüşe geçti. Bu eksende

2015 yılında yaşanan hızlı fiyat düşüşü

nedeniyle ihracat değerinde yaşanan

düşüş, miktarda yaşanandan daha hızlı

seyretmeye başladı.

İthalatta sürekli ilk sıralarda

2015 yılında demir-çelik ve demir-çe-

likten eşya ihracatı, bir önceki yılın aynı

dönemine göre değer olarak yüzde 21.9

oranında azalarak, 11 milyar 904 milyon

dolar seviyesinde, miktar olarak ise yüz-

de 6.8 oranında azalarak, 14.8 milyon

ton civarında gerçekleşti. Türkiye de-

mir-çelik sektörü ithalatı, ihracattan daha

fazla. Bunun başlıca nedeni; sektörde,

hammadde, yassı mamul ve vasıflı çelik

üretiminin yetersiz kalması. Dolayısıyla

söz konusu ürün grupları, demir-çelik

ithalatında sürekli ilk sıralarda yer alıyor.

Türkiye demir-çelik sektörü ark ocakla-

rında hammadde olarak kullandığı hur-

danın yüzde 34’ünu yerli kaynaklardan

yüzde 66’sını ise ithalat yolu ile temin

ediyor. Entegre tesislerin ihtiyaç duydu-

ğu hammadde olan demir cevherinin

yüzde 40’ı yerli kaynaklardan, yüzde 60’ı

Abdurrahman ÖZ

Paslanmaz Çelik Sanayicileri ve İş

Adamları Derneği Başkanı

Sektörün dış ticaret

tablosundaki dengenin

Türkiye’nin aleyhine gelişmesinin

bir dizi sebebi bulunuyor.

Sektördeki yavaşlamayı etkileyen

unsurlar arasında; demir cevheri

ve hurda fiyatlarının seyrindeki

hurda ile üretim yapan

kuruluşlar aleyhine gelişen

farklılaşma görülüyor.