105
EKONOMİK
FORUM
harcayıp, daha iyi eğitim standartlarının
ortaya çıkmasını sağlamış olacak. Ancak tek
bir farkla. Aynı işlemi 30 yıl önce yapsaydı-
nız muhtemelen kat kat fazlasını ödemek
zorunda kalacaktınız. Bugün bir sınıfta her
öğrencinin eline tablet vermenin maliyeti
ile 30 yıl önce her sınıfa birer televizyon
koymanın maliyeti neredeyse aynı.
Günümüzde eğitim teknolojilerine ya-
pılan yatırımın hızı giderek artıyor. Örneğin
bundan 10 yıl önce yalnızca 15 öğrenim
yönetim sistemi (LMS) geliştiricisi varken
günümüzde bu rakam 700’ü geçiyor. LMS
pazarı 2013 yılında 2.3 milyar dolar iken
2016 yılının sonunda pazarın 7.8 milyar
doları geçmesi ve 2021 yılında 15.7 milyar
dolarlık bir büyüklüğe ulaşması hedef-
leniyor. Uzaktan eğitim teknolojilerinin
yıllık ortalama hızı gelişmiş ülkelerde %8
civarında iken, Latin Amerika %14.6, Afrika
%16.9, Doğru Avrupa ve Asya’da ise %17
civarında gerçekleşiyor.
Eğitim yatırımları için fırsat büyük
Eğitim teknolojilerine olan bu ilgi hızla
büyürken bu alanda yatırım yapan şirket-
ler de hızla büyüyor. 2015 yılında yediden
fazla şirket 100 milyon doların üzerinde
yatırım sermayesi çekmeyi başardı. Yalnız-
ca bu yedi şirket 1 milyar dolardan daha
fazla sermaye kazanmış oldu. Bunlar ara-
sında Udacity, Lynda ve 17zuoye bulunu-
yor. Bu alanda yine Çin en fazla yatırımı
yapan ülkeler içinde liderliğini koruyor.
Çin’li şirketler tüm dünyada yapılan eği-
tim teknolojilerini yatırımlarının %37’sini
gerçekleştirmiş oldular. Bu yatırımın top-
lamı da 1 milyar doları geçmiş durumda.
Küresel ölçekte bakıldığında ise eğitim
teknolojilerine olan yatırım 2015 yılında
bu yana %58 oranında artmış oldu.
Çin yatırımlarını artırıyor
Tüm dünyada genel olarak Asya ül-
kelerinin eğitim teknolojilerine olan ya-
tırımları artırması dikkati çekerken Çin
bu alanda liderliği elden bırakmıyor. Bu
güne kadar üretim ekonomisi üzerine
odaklanan Çin, hızlı bir şekilde servis ta-
banlı bir ekonomik modele geçmek isti-
yor. Bunun için de daha yoğun bir şekilde
eğitim teknolojilerine harcama yapmaya
hazırlanıyor. Geçtiğimiz sene yatırım ser-
mayesi konusunda çok farklı bir yaklaşım
sergileyen kamu şirketi üzerinden start-up
şirketlere 30 milyar dolarlık bir fon sağ-
layacağını açıklamıştı. 2020 yılına kadar
ülke genelinde 30 binden fazla start-up
şirketin kurulması hedefleniyor. Çin bu
start-up’ların ihtiyaç duyduğu eğitimli
topluluğu artırmak ve şu anda hali hazır-
daki 806 milyonluk iş gücünü daha vasıflı
işler yapabilecek duruma getirmek için
uzaktan eğitim başta olmak üzere eğitim
teknolojilerine çokça yatırım yapmaya
devam ediyor. Bu değişimin ilk meyveleri
de ortaya çıkmaya başladı. OECD raporla-
rına göre 2030 yılına geldiğimizde STEM
kültürü ile yetişmiş olan eğitimli nüfusun
%37’si Çin’de yaşıyor olacak.
Hindistan online
eğitime odaklanıyor
Eğitim teknolojilerine ciddi anlamda
yatırım yapan ülkelerden biri de Hindis-
tan. Bu senenin sonuna kadar internet
üzerinden eğitim için ayrılan toplam ya-
tırımın 2.5 milyar doları bulması bekle-
niyor. Bu miktar her sene %15 civarında
artmaya devam edecek. Öngörülere göre
bu artış 3 yıl sürecek. Peki Hindistan yal-
nızca internet üzerinden eğitime bu kadar
büyük bir yatırıma niçin yapıyor? Sebebi
aslında oldukça basit. Ülkenin özellikle
kırsal alanlarına yeterli kalitede içeriği ve
öğretmeni götürmek oldukça zor. Online
eğitim sayesinde eğitimin kalitesini ve as-
gari standartlarını tüm ülkede artırmak ve
belirli bir ortalama yakalayabilmek müm-
kün. Yapılan araştırmaya göre şu anda 20
milyon öğrenci anında online eğitime
geçirilebilecek. Bunların pek çoğu şu anda
eğitim imkanlarından yoksun öğrenciler.
Benzer bir durum aslında Türkiye için
de geçerli. Türkiye’de etüd ve dersahane
sorununun kökeninde de eğitimdeki se-
viye farkı vardı. Online eğitimin ücretsiz
ve herkese açık olarak sunulması eğitimin
evde de desteklenmesi hususunda ciddi
bir fark yaratabilir…
Türkiye’de eğitimin yaygınlaşması ve
herkese kolayca ulaşabilmesi için zama-
nında devlet eliyle televizyon kanalı kurul-
muştu. Şimdi benzer bir şey online eğitim
platformu ile pekala gerçekleştirilebilir.
Akıllı okullar dijital üniversiteler
Türkiye’de eğitim teknolojileri alanında
yürütülen birbirinden bağımsız birçok ça-
lışma bile çocukların eğitim yaşantısında
ciddi değişimlere yol açmaya başladı. An-
cak daha disiplinli ve merkezi bir yapıdan
yeniden kurgulanmış bir sisteme ihtiyaç
giderek artıyor. Dijital içeriklerin tamamla-
ması, STEM araçlarının ve metodolojisinin
daha da yaygınlaşması, okulların altyapıla-
rının akıllanması ve üniversitelerin dijital-
leşerek herkese her zaman eğitim verecek
şekilde yeniden şekillendirilmesine acilen
ihtiyaç var.