93
EKONOMİK
FORUM
fabrikası kuruldu. Bu fabrikada teknisyen
olarak çalışan kurtuluş Savaşı pilotlarından
Vecihi Hürkuş “Vecihi 14” adıyla bir uçak
geliştirdi.
1930’da Fransa’da eğitimini tamamla-
yarak yurda dönen Selahattin Alan MMW-1
tipi bir uçak projesi yaptı. 1932’de tamam-
lanan projenin bazı parçaları Kayseri’de
üretildi. 200 kilometre sürat yapabilen ve
havada 2,5 saat kalabilen uçak yapıldı.
Özel sektör de uçak sanayiine girdi
Kayseri ve Eskişehir’deki uçak fabrika-
larının kuruluşundan bir süre sonra uçak
sanayine özel sektör de girdi. Bu alanda ilk
atılımı demir yolu inşaatındaki başarıları
nedeniyle Atatürk’ün soyadını verdiği Nuri
Demirağ adlı iş adamı yaptı.
1930’lu yıllarda devletin ihtiyacı olan
uçaklar halkın yardımıyla alınabiliyordu.
Kampanya düzenleniyor ve her ilden topla-
nan paralarla uçak alınıyor ve uçağın kuyru-
ğuna o ilin adı yazılıyordu. Zengin iş adam-
ları da uçak alarak devlete bağışlıyorlardı.
Nuri Demirağ’a da bu öneri yapılınca,
“Ben sadece bir uçak almak yerine fab-
rikasını yaparım. Kendi teknolojimizle
kendi sanayimizi kurmalıyız, Avrupa’dan,
Amerika’dan lisanslar alıp tayyare yapmak
kopyacılıktır, yepyeni bir Türk tipi vücuda
getirilmelidir” dedi ve kolları sıvadı. Yanına
mühendislerini alarak Avrupa’da bir incele-
me gezisine çıktı.
1936 yılında uçak fabrikası için hazırlık-
lara başladı. Çekoslovak firmasıyla anlaşarak
bugün İstanbul Beşiktaş’ta Deniz Müzesi
olarak kullanılan binanın yanında fabrikayı
kurdu. Fransa’da uçak mühendisliği eğitimi
gören ve Eskişehir Uçak Fabrikası’nda ça-
lışan Selahattin Alan ile birlikte çalışmaya
başladı. Beşiktaş’taki atölyede uçak dizayn
ve prototip çalışmaları başladı.
Selahattin Alan’ın prototipini Eskişe-
hir’de yaptığı NuD36 rumuzu ile 24 adet
uçak imal edildi. 1938 yılında NuD-38 ru-
muzlu çift motorlu ve madeni gövdeli altı
kişilik yolcu uçağının dizaynına başladı.
Aynı anda pilot ve teknisyen yetiştire-
cek havacılık okulu kurma girişiminde bu-
lundu. Pilot yetiştirmek amacıylaYeşilköy’de
GÖK Okulu adlı eğitim tesislerini kurdu. 290
pilot yetiştirdi.
THK Beşiktaş’taki fabrikaya 65 adet pla-
nör,10 adet eğitim uçağı sipariş etti. Hepsi
bitirildi ve teslim edildi.
Nuri Demirağ’ın yaptığı uçaklar Türki-
ye’de olduğu kadar yurt dışında da yankılar
uyandırdı. Türklerin kendi uçaklarını kendile-
rinin yapması dünyanın belli başlı uçak fabri-
kalarını endişelendirdi. Engellemeler başladı.
Hele çift motorlu, barışta yolcu uçağı,
savaşta bombardıman uçağı olarak kullanı-
lacak 5 bin 500 metre yüksekliğe çıkabilen
saatte 270 kilometre yapabilen NuD 38 dün-
ya uçak sanayicilerinin dikkatini Nuri Demi-
rağ’ın fabrikasına çekti. THK 24 adet eğitim
uçağı sipariş etti. Uçaklar tamamlandı.
Yugoslavya’dan teknik lise mezunu ola-
rak İstanbul’a gelen, ülkemizin sayılı soyut
ressamlarından Ferruh Başağa bu fabrikada
çalışanlardandı. Şunları anlattı:
“Ben Çekoslovakya’da planörcülük üze-
rine eğitim görmüştüm. Türkiye’ye gelince
beni o fabrikaya tayin ettiler. O yıllarda
askeriyeye devretmek üzere planörler ya-
pılıyordu. İlk uçağı o mühendis yaptı (Sela-
hattin Alan) ve Beşiktaş’taki atölyede uçak
bitirildi, ‘Artık bu uçağı Eskişehir’e teslim
edeceğiz, götüreceğiz’ dedi.
O zaman başka vasıta yoktu herhalde.
Eski mavnalar vardı. İmalathaneden alınan
uçak mavnanın üstüne yerleştirildi. Yeşilköy
Havaalanına götürüldü. Ertesi gün Yeşil-
köy’de tecrübeler yaptılar, bindiler Eskişehir’e
gittiler, havaalanının üzerinde dolaştıktan
sonra alana inerken karşısına bir köpek çı-
kıyor. Pilot köpeği ezmemek için yeniden
havalanıyor ve yeniden inerken tekerlek bir
çukura giriyor, kaza oluyor pilot ölüyor…”
Kaza üretim hatası değil, günümüzde
bile olabilen tamamen pilotaj hatasıydı
ama Türkiye’nin sanayileşmesine karşı olan,
üretmek yerine ithal etme yanlıları için bu
olay bir fırsat oldu.
Hemen kara propagandaya başladılar.
THK uçakları almaktan vazgeçti, Hükümet
de uçakların yabancı ülkelere satışını ya-
sakladı. Nuri Demirağ güç duruma düştü
Ferruh Başağa:
“Almanlar o uçağı çok
benimsedi o yüzden bütün projelerini kaçır-
adet uçak üretildi. Ardından aynı fabrikada
Amerikan Curtis-Wright uçaklarının mon-
tajına başlandı.
Bu fabrikada 1938 yılına kadar 145 Al-
man gotha,112 adet İngiliz Miles-Magister
tipi uçak üretildi.
1939 yılında fabrika Türk Hava Kuvvetle-
ri’ne devredildi. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra
Amerikan yardımı başlayınca,“Siz yapmayın
biz ucuza verelim”diyen Amerikan teklifine
“evet”diyen iktidarlarca üretimdurdu. Fabri-
ka hava bakım ve ikmal merkezi oldu.
1926 yılında Eskişehir’de de bir uçak
Madem ülkemin tayyareye
ihtiyacı var, bunu dışarıdan
almak yerine fabrikasını
kurar, Türk tipi uçağı
üretirim.
Nuri DEMİRAĞ